önemli bir rol - Türkçe İngilizce Sözlük

önemli bir rol

"önemli bir rol" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 11 sonuç

Türkçe İngilizce
General
önemli bir rol an important role i.
When it comes to my third point, this is where the democratic debate plays an important role.
Üçüncü hususa gelince işte burada demokratik tartışma önemli bir rol oynamaktadır.

More Sentences
önemli bir rol an essential role i.
Agriculture, pastoralism and forestry play an essential role in mountain regions.
Tarım, hayvancılık ve ormancılık dağlık bölgelerde önemli bir rol oynamaktadır.

More Sentences
önemli bir rol a pivotal role i.
They also play a pivotal role in the Cotonou partnership agreement.
Cotonou ortaklık anlaşmasında da önemli bir rol oynarlar.

More Sentences
önemli bir rol a significant role i.
As stated before, they too play a significant role.
Daha önce de belirtildiği gibi onlar da önemli bir rol oynamaktadır.

More Sentences
önemli bir rol a key role i.
He played a key role in the movement.
Harekette önemli bir rol oynadı.

More Sentences
önemli bir rol a prominent role i.
Starting with Parliament, our institutions must play a prominent role in the coming weeks and months.
Meclisten başlayarak kurumlarımız önümüzdeki haftalarda ve aylarda önemli bir rol oynamalıdır.

More Sentences
önemli bir rol a major role i.
The European Union has a major role to play in this fight, as Minister Haarder has so skilfully illustrated.
Bakan Haarder'in de ustalıkla ortaya koyduğu üzere, Avrupa Birliği'nin bu mücadelede oynayacağı önemli bir rol vardır.

More Sentences
önemli bir rol a leading role i.
önemli bir rol a vital role i.
önemli bir rol a primary role i.
önemli bir rol a fundamental role i.

"önemli bir rol" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 21 sonuç

Türkçe İngilizce
General
önemli bir rol oynamak play an important role f.
önemli bir rol oynamak play an essential role f.
önemli bir rol oynamak play a crucial role f.
önemli bir rol oynamak play a fundamental role f.
önemli bir rol oynamak play a significant role f.
önemli bir rol oynamak play a key role f.
Phrasals
(birine bir şey olarak) önemli bir rol vermek feature (one) as (something) f.
birine bir şey olarak önemli bir rol vermek feature someone as something f.
(bir şeyde) önemli bir rol/görev vermek build into (something) f.
(bir şeyde) önemli rol oynamak figure into (something) f.
(bir şeyde) önemli rol oynamak figure in (something) f.
Colloquial
şansın ne kadar önemli bir rol oynadığını kabul et admit what a big part luck plays expr.
Idioms
önemli bir rol oynamak be instrumental in doing something f.
(bir şeyde) önemli bir rol oynamak play a large role (in something) f.
bir şeyde önemli rol oynamak have one's hand in something f.
(bir şey yapmada) önemli rol oynayan instrumental in (doing) (something) f.
Computer
bloglar, vikiler, forumlar gibi etkileşimli deneyimlerin yalnızca bilgiye erişimden daha önemli bir rol oynadığı internet türü web 2.0 i.
Biochemistry
krebs döngüsün sırasında solunumda önemli rol oynayan bir koenzim thiamine pyrophosphate i.
timüs bezinde olgunlaşıp bağışıklık tepkisinde önemli rol oynayan bir lenfosit türü helper t-cell i.
Literature
bir hikayede önemli rol oynayan, sıra dışı fiziksel özelliklere sahip, gereksiz bir şekilde aşırı yetenekli ve aşırı idealize edilmiş kadın karakter mary sue i.
Entomology
batı abd'de kaba yonca tozlaşmasında önemli rol oynayan bir arı alkali bee (nomia melanderi) i.