üflemek - Türkçe İngilizce Sözlük

üflemek

"üflemek" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 20 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
üflemek blow f.
Now, make a wish and blow your candles.
Şimdi bir dilek tut ve mumlarını üfle.

More Sentences
General
üflemek puff f.
Tom puffed on his cigar.
Tom purosunu üfledi.

More Sentences
üflemek blow out f.
I wasn't able to blow out all the candles on the cake.
Pastadaki tüm mumları üfleyemedim.

More Sentences
üflemek blow f.
Tom pulled out a whistle and blew it.
Tom bir düdük çıkardı ve onu üfledi.

More Sentences
Colloquial
üflemek blow f.
Tom took the candle from Mary and blew it out.
Tom, Mary'den mumu aldı ve üfleyerek söndürdü.

More Sentences
Technical
üflemek blow f.
He blew on his fingers to make them warm.
Isıtmak için parmaklarına üfledi.

More Sentences
General
üflemek puff out f.
üflemek whiff f.
üflemek blow upon f.
üflemek insufflate f.
üflemek effume f.
üflemek blaw [scotland] f.
üflemek whimple f.
üflemek breathe f.
üflemek pluff f.
üflemek snet f.
üflemek snite f.
Music
üflemek whiffle f.
Slang
üflemek blaze f.
üflemek blow smoke f.

"üflemek" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 30 sonuç

Türkçe İngilizce
General
duman üflemek blow smoke f.
Tom blew smoke in Mary's face.
Tom Mary'nin yüzüne duman üfledi.

More Sentences
Phrasals
(çalgı/enstrüman) üflemek blow into f.
The little girl is blowing into a trumpet.
Küçük kız bir trompete üflüyor.

More Sentences
General
mum üflemek blow out the candle f.
içine üflemek insufflate f.
üzerine üflemek insufflate f.
ağzıyla külleri üflemek blow the ash off with one's mouth f.
dumanı suratına üflemek blow smoke in one's face f.
körükle üflemek bellows f.
(trompete) üflemek blaze [obsolete] f.
gürültüyle üflemek whoop f.
üflemeli çalgıya aşırı üflemek overblow f.
içine üflemek inspire [obsolete] f.
üzerine üflemek inspire [obsolete] f.
kuvvetle üflemek bellows f.
Phrasals
(çalgı/enstrüman) üflemek blow in f.
bir şeye üflemek puff away at something f.
bir şeyi üflemek (çorba vb) blow on something f.
içine üflemek breathe into f.
Idioms
(bir şeye/bir şeyin içine) üflemek breathe into (something) f.
(bir şeye/bir şeyin içine) üflemek breathe into something f.
Technical
geri üflemek back blowing f.
Tobacco
elektronik sigaradan buhar çekip üflemek vape f.
Music
trompete üflemek tubicinate f.
(korna, boru) nota veya ses üflemek wind f.
klarnete üflemek clarion f.
üflemeli bir çalgıya akordunu değiştirip ikincil sesler çıkartacak derecede kuvvetle üflemek overblow f.
Archaic
gürültülü üflemek hoop f.
Slang
(ot/esrar) üflemek blow jive f.
üflemek (esrar/ot) smoke up f.
(marihuana) üflemek blast f.