Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | (bir şeyin/bir şey yapmanın) eşiğine gelmek | come close (to something/to doing something) f. | ||
Tom came close to beating Mary to death. Tom Mary'yi döverek öldürmenin eşiğine geldi. More Sentences |