Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | (birine birini/bir şeyi) açıklamak | explain (someone or something) to (one) f. | ||
I also wish to take this opportunity to explain to Parliament the Commission's position on this report. Ayrıca bu vesileyle Parlamentoya Komisyonun bu rapora ilişkin tutumunu açıklamak istiyorum. More Sentences |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi birine) açıklamak | release (someone or something) to (one) f. |
Öbek Fiiller | birini/bir şeyi birine açıklamak | reveal someone or something to someone f. |
Öbek Fiiller | birine birini/bir şeyi açıklamak | explain someone or something to someone f. |