Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
cadena de impulsos digitales
leaf gold
kendini hissettirmek
ziyaretçilerin deniz memelileri ve/veya balıkları görebileceği bir park
russian empire (state)
bir şeyi teslim almak
vac
tam olarak bilinmeyen
ağır akşamdan kalmalık
torque converter lock-up clutch
açığa çıkan
Geçmiş
Cümleler
"açığa çıkan"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Technical
1
Teknik
açığa çıkan
released
s.
Chemistry
2
Kimya
açığa çıkan
nascent
s.
"açığa çıkan"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 25 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
açığa çıkan şey
disclosure
i.
2
Genel
dıştan açığa çıkan iç karakter
physiognomy
i.
3
Genel
çürüme ile açığa çıkan ürünler
putrilage
i.
4
Genel
kazara açığa çıkan/açığa çıkmış
released accidentally
s.
Technical
5
Teknik
açığa çıkan ısının konik radyant ısıtıcı ve termopil detektörle belirlenmesi
heat release test using a conical radiant heater and a thermopile detector
i.
6
Teknik
açığa çıkan karbon dioksidin analizi metodu
method by analysis of released carbon dioxide
i.
7
Teknik
açığa çıkan karbondioksit analizi
analysis of evolved carbon dioxide
i.
8
Teknik
kablolardan alınan malzemelerin yanması sırasında açığa çıkan gazlara yapılan deneyler
tests on gases evolved during combustion of materials from cables
i.
9
Teknik
kağıt numunesinden açığa çıkan kokunun değerlendirilmesi
assessment of the odour released from paper sample
i.
10
Teknik
seramik kaplardan açığa çıkan kurşun ve kadmiyumun belirlenmesi
determination of the release of lead and cadmium from ceramic ware
i.
11
Teknik
termonükleer patlama ile açığa çıkan ısıyı kullanarak kum veya toprağı camsı hale getirmek
glassify
f.
Textile
12
Tekstil
yün tiftikleme işleminde açığa çıkan kısa lif miktarı
tearage
i.
Construction
13
İnşaat
yanarken açığa çıkan zehirli gaz
toxic combustion emission
i.
Physiology
14
Fizyoloji
nöromüsküler kavşağın sinaptik yarığından açığa çıkan bir asetilkolin birimi
quantum
i.
15
Fizyoloji
sinir ucunda açığa çıkan maddeyle ilgili
neurohumoral
s.
16
Fizyoloji
sinir ucunda açığa çıkan maddeye ait
neurohumoral
s.
Physics
17
Fizik
önceden tüm doğayı kaplayıp manyetizma, büyü, kimyasal etki gibi açığa çıkan varsayımsal bir güç teorisi
odylism
i.
Chemistry
18
Kimya
yağdan açığa çıkan yağ asitlerinin katılaşma noktası
titer
i.
19
Kimya
açığa çıkan formaldehit
released formaldehyde
i.
20
Kimya
et kokuşması ile açığa çıkan bir diamin
putrescin
i.
Marine Biology
21
Deniz Biyolojisi
suyun çekilmesi ile açığa çıkan, istiridye gibi deniz canlılarının ürediği yer
scalp [scotland]
i.
Environment
22
Çevre
açığa çıkan karbon dioksitin analizi metodu
method by analysis of evolved carbon dioxide
i.
23
Çevre
açığa çıkan karbondioksit
released carbon dioxide
i.
24
Çevre
erozyon sonucu açığa çıkan
denuded
s.
Geology
25
Jeoloji
volkanik aktivitenin son aşamasında karbon dioksitle beraber açığa çıkan bir miktar nitrojen ve oksijen
mofette
i.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of açığa çıkan
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy