accumulated - Türkçe İngilizce Sözlük

accumulated

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

"accumulated" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 4 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
accumulated s. birikmiş
Media freedom and independence do not go well with accumulated economic power, not to mention monopolies.
Medya özgürlüğü ve bağımsızlığı, tekellerden bahsetmiyorum bile, birikmiş ekonomik güçle iyi gitmiyor.

More Sentences
Chemistry
accumulated s. birikmiş
The authorities in the Member States have vast amounts of information available, accumulated over long periods of time.
Üye Devletlerdeki yetkililer, uzun süreler boyunca biriktirilmiş çok büyük miktarda bilgiye sahiptir.

More Sentences
General
accumulated s. müterakim
accumulated s. toplanmış

"accumulated" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 64 sonuç

İngilizce Türkçe
Trade/Economic
accumulated profit i. birikmiş kar
Their accumulated profits should be used to maintain salaries even if it means dividing the work between everyone.
Birikmiş karları, işi herkes arasında bölüştürmek anlamına gelse bile maaşları korumak için kullanılmalıdır.

More Sentences
General
accumulated difference i. birikmiş fark
accumulated knowledge and experience i. birikim
Trade/Economic
funds accumulated in the reserve account i. akçe hesabında birikmiş fonlar
accumulated depreciation account i. birikmiş amortisman hesabı
accumulated foreign credits i. birikmiş dış alacaklar
accumulated dividends i. birikmiş temettüler
accumulated amortization i. birikmiş amortismanlar
accumulated leave i. birikmiş izin
accumulated compensated absences i. birikmiş ücretli izinler
accumulated earnings tax i. birikmiş kazançlar vergisi
accumulated earnings i. birikmiş gelirler
accumulated payment i. birikmiş ödeme
accumulated charges i. birikmiş masraflar
accumulated foreign debts i. birikmiş dış borçlar
accumulated depletion i. birikmiş tükenme payları
accumulated dividend i. birikmiş kar
accumulated depreciation i. birikmiş amortisman
accumulated interest i. birikmiş faiz
accumulated amount i. birikmiş meblağ
accumulated loss i. birikmiş zarar
accumulated dividend i. birikmiş temettü
accumulated amortisation i. birikmiş itfa payları
accumulated amortisation i. birikmiş amortismanlar
accumulated income i. birikmiş gelir
accumulated profits or losses i. birikmiş karlar veya zararlar
accumulated depreciation i. birikmiş amortismanlar
accumulated earnings statement i. birikmiş kazançlar cetveli
accumulated depletion i. birikmiş tükenme payı
accumulated depreciation i. birikmiş amortisman
accumulated earning i. birikmiş kazanç
accumulated depreciation for those obsolete and damaged assets i. birikmiş amortismanlar
accumulated depreciation i. birikmiş tükenme payları
accumulated interest i. birikmiş faiz
accumulated compensated absences i. birikmiş ücretli iş devamsızlıkları
accumulated earnings i. dağıtılmamış karlar
accumulated income i. dağıtılmamış karlar
accumulated incomes i. dağıtılmamış karlar
accumulated loss i. geçmiş yıllar zararı
accumulated profit/loss i. geçmiş yıllar kar/zararları
accumulated profit or loss i. geçmiş yıllar karları veya zararları
accumulated earnings i. geçmiş yıl karları
accumulated earnings i. geçmiş yıllar karları
accumulated losses i. geçmiş yıllar zararları
accumulated losses i. geçmiş yıl zararları
accumulated profit i. geçmiş yıllar karı
accumulated leave i. kullanılmamış izin
accumulated amortization i. maddi olmayan duran varlıklar birikmiş amortismanı
accumulated amortization i. maddi olmayan duran varlıklar için birikmiş amortisman
accumulated arrears i. ödenmemiş borçlar
accumulated dividend i. birikmiş temettü
accumulated deficit i. (bilançoda) geçmiş yıllar zararları
annual accumulated interest i. yıllık bileşik faiz
Law
accumulated depreciation i. birikmiş amortisman
Politics
accumulated stock clause i. birikmiş stok klozu
Technical
accumulated value i. birikmiş kıymet
accumulated value i. birikmiş değer
Informatics
accumulated value i. birikmiş değer
Automotive
accumulated lateness i. birikmiş gecikme
Medical
accumulated lactic acid i. laktik asit birikmesi
Statistics
accumulated process i. birikimli süreç
accumulated deviation i. birikimli sapma
Meteorology
accumulated temperature i. yığımlanmış sıcaklık
Modern Slang
ac money (accumulated cash money) i. yasa dışı bir para yapma yöntemi