Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | bilmece | riddle i. | ||
Is that a riddle? Bu bir bilmece mi? More Sentences |
||||
Yaygın Kullanım | bilmece | puzzle i. | ||
Tom solved the puzzle after Mary gave him a few hints. Mary ona birkaç ipucu verdikten sonra Tom bilmeceyi çözdü. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | bilmece | conundrum i. | ||
Tom faces a conundrum. Tom bir bilmeceyle karşı karşıya. More Sentences |
||||
Genel | bilmece | puzzle i. | ||
I solved the puzzle. Bilmeceyi çözdüm. More Sentences |
||||
Linguistics | ||||
Dilbilim | bilmece | riddle i. | ||
I hate riddles. Bilmecelerden nefret ederim. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | bilmece | why i. | ||
Genel | bilmece | enigma i. | ||
Genel | bilmece | brainteaser i. |