İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | cry out for f. | bağırmak | ||
She cried out for help, but no one came. Bağırarak yardım istedi ama kimse gelmedi. More Sentences |
||||
Idioms | ||||
Deyim | cry out for f. | aşırı derecede gereksinim duymak |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | cry out for (someone or something) f. | (birini/bir şeyi) istemek |
Öbek Fiiller | cry out for (someone or something) f. | (biri/bir şey) için ağlamak |
Öbek Fiiller | cry out for (someone or something) f. | (birini/bir şeyi) istediği için ağlamak |
Öbek Fiiller | cry out for (someone or something) f. | ağlayarak (birini/bir şeyi) istemek |
Öbek Fiiller | cry out for (someone or something) f. | (birine/bir şeye bir şey) için tezahürat yapmak |
Öbek Fiiller | cry out for (someone or something) f. | (birini/bir şeyi bir şey) için gayretlendirmek |
Öbek Fiiller | cry out for (something) f. | (bir şeye) çok ihtiyacı olmak |
Öbek Fiiller | cry out for (something) f. | (bir şey) diye bağırmak |