İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | declaim f. | haykırmak | ||
The actor began to declaim his lines dramatically, commanding the attention of the audience. Aktör, seyircilerin dikkatini çekerek repliklerini dramatik bir şekilde haykırmaya başladı. More Sentences |
||||
Genel | declaim f. | resmi bir şekilde söylemek | ||
Genel | declaim f. | nutuk çekmek | ||
Genel | declaim f. | yüksek sesle okumak | ||
Genel | declaim f. | heyecanlı konuşma yapmak | ||
Genel | declaim f. | söylemek (hitabet kurallarına göre) | ||
Genel | declaim f. | söylev vermek | ||
Genel | declaim f. | hararetle konuşmak | ||
Genel | declaim f. | yüksek sesle konuşmak | ||
Genel | declaim f. | yüksek sesle söylemek | ||
Genel | declaim f. | bağırıp çağırmak | ||
Genel | declaim f. | belagatle söz söylemek | ||
Genel | declaim f. | tumturaklı konuşmak | ||
Music | ||||
Müzik | declaim f. | ezbere söylemek |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | declaim (against) f. | azarlamak |
Genel | declaim (against) f. | gürültülü bir şekilde protesto etmek |