Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | güzellik uzmanı | cosmetician i. | ||
Time is a good physician, but a bad cosmetician. Zaman iyi bir hekim ama kötü bir güzellik uzmanıdır. More Sentences |
||||
Genel | güzellik uzmanı | beautician i. | ||
Layla was a part-time beautician. Leyla yarı zamanlı bir güzellik uzmanıydı. More Sentences |
||||
Genel | güzellik uzmanı | cosmetologist i. | ||
Genel | güzellik uzmanı | expert of beauty i. | ||
Genel | güzellik uzmanı | visagiste i. | ||
Genel | güzellik uzmanı | beauty consultant i. | ||
Genel | güzellik uzmanı | trichologist i. | ||
Genel | güzellik uzmanı | beauty therapist i. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | erkek güzellik uzmanı | visagist i. |
Genel | erkek güzellik uzmanı | make-up man i. |
Genel | yüz güzellik uzmanı | facialist i. |