| Türkçe | İngilizce | |
|---|---|---|
| General | ||
| Genel | gitmek (araba) | roll f. |
| Türkçe | İngilizce | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| Genel | gitmek (at veya araba ile) | ride f. | ||
|
We cannot ride roughshod over them as we did in 2001. 2001'de yaptığımız gibi onların üzerine kabaca gidemeyiz. More Sentences |
||||
| Genel | hızlı gitmek (araba) | scorch f. | ||
| Genel | araba ile gitmek | drive f. | ||
| Genel | hızlı gitmek (araba vb) | scorch f. | ||
| Genel | eve gitmek (araba ile) | drive home f. | ||
| Genel | tek araba gitmek | carpool f. | ||
| Genel | tek araba gitmek | carshare f. | ||
| Genel | (araba ile) sağ-sol yaparak gitmek | fishtail f. | ||
| Idioms | ||||
| Deyim | (araba) çok hızlı gitmek | go like a bomb f. | ||
| Modern Slang | ||||
| Modern Argo | yürüme mesafesindeki market gibi yerlere gitmek için sağlıklı yetişkinlerin kullandığı bir çeşit araç/araba | american wheelchair i. | ||
