İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | glitter with f. | parlamak | ||
Their eyes are glittering with joy. Gözleri sevinçle parlıyor. More Sentences |
||||
Genel | glitter with f. | pırıl pırıl parlamak | ||
Genel | glitter with f. | parıldamak | ||
Genel | glitter with f. | ışık saçmak/ışığı yansıtmak |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | glitter with something f. | bir şeyle parıldamak |
Öbek Fiiller | glitter with something f. | bir şeyle ışıldamak |
Öbek Fiiller | glitter with something f. | bir şeyle pırıldamak |
Öbek Fiiller | glitter with something f. | gözünden ışık saçmak |
Öbek Fiiller | glitter with something f. | gözü parlamak |
Öbek Fiiller | glitter with something f. | gözünden alev çıkmak |