Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Sport | ||||
Spor | havaya fırlatmak | toss f. | ||
Tom tossed the ball into the air. Tom topu havaya fırlattı. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | havaya fırlatmak | blast f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | (ceza olarak) battaniyeyle havaya fırlatmak | blanket f. |
Genel | (birini) battaniyeyle havaya fırlatmak | blanket f. |
Genel | (parayı) havaya fırlatmak | sky f. |
Genel | sertçe havaya fırlatmak | spanghew [dialect] [uk] f. |
Genel | (kurbağayı) sopanın ucu ile havaya fırlatmak | spanghew [dialect] [uk] f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | havaya atmak/fırlatmak | toss up f. |
Technical | ||
Teknik | (topu) havaya fırlatmak | wing f. |