İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | humanize f. | daha medeni hale getirmek | ||
The company implemented changes to humanize the workplace. Şirket, işyerini daha medeni hale getirmek için değişiklikler yaptı. More Sentences |
||||
Genel | humanize f. | insanlaştırmak | ||
Genel | humanize f. | insancıllaştırmak | ||
Genel | humanize f. | iyilik aşılamak | ||
Genel | humanize f. | medenileştirmek | ||
Genel | humanize f. | insan muamelesi yapmak | ||
Genel | humanize f. | insan olarak görmek | ||
Genel | humanize f. | insan formunda temsil etmek | ||
Genel | humanize f. | insana uygun hale getirmek | ||
Medical | ||||
Medikal | humanize f. | genellikle gen mühendisliği yardımıyla insana ait olmayan bileşenlerin yerine insana ait formları koymak | ||
Medikal | humanize f. | mevcut antikoru insanın bağışıklık sistemiyle daha uyumlu hale getirebilmek için insan olmayan bir kaynaktan elde edilen monoklonal antikoru insanın amino asit dizilimleri ile değiştirmek |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Trade/Economic | ||
Ticaret/Ekonomi | humanize capitalism f. | kapitalizmi insancıllaştırmak |