| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| Genel | information society i. | bilgi toplumu | ||
|
Increasing the participation of women in the information society is an issue that concerns everyone. Kadınların bilgi toplumuna katılımının arttırılması herkesi ilgilendiren bir konudur. More Sentences |
||||
| Trade/Economic | ||||
| Ticaret/Ekonomi | information society i. | bilgi toplumu | ||
|
This initiative will ultimately also help to promote the information society. Bu girişim nihayetinde bilgi toplumunun teşvik edilmesine de yardımcı olacaktır. More Sentences |
||||
| Politics | ||||
| Siyasal | information society i. | bilgi toplumu | ||
|
They are being left outside the information society. Bilgi toplumunun dışında bırakılıyorlar. More Sentences |
||||
| Computer | ||||
| Bilgisayar | information society i. | bilgi toplumu | ||
|
Since the Lisbon Summit, becoming the most competitive information society in the world has been one of our objectives. Lizbon Zirvesi'nden bu yana, dünyanın en rekabetçi bilgi toplumu olmak hedeflerimizden biri olmuştur. More Sentences |
||||
| Informatics | ||||
| Bilişim | information society i. | bilgi toplumu | ||
|
We have come to depend in the 21st century on what we call a knowledge based economy and the information society. 21. yüzyılda bilgiye dayalı ekonomi ve bilgi toplumu dediğimiz kavramlara bağımlı hale geldik. More Sentences |
||||
| Telecom | ||||
| Telekom | information society i. | bilgi toplumu | ||
|
The Preparatory Committee for the World Summit on the Information Society is sitting in Geneva. Dünya Bilgi Toplumu Zirvesi Hazırlık Komitesi Cenevre'de toplanıyor. More Sentences |
||||
