| Türkçe | İngilizce | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| Genel | itibarsızlaştırmak | discredit f. | ||
|
Globalisation, often discredited, only in fact affects a severely limited number of countries. Genellikle itibarsızlaştırılan küreselleşme, aslında yalnızca son derece sınırlı sayıda ülkeyi etkilemektedir. More Sentences |
||||
| Genel | itibarsızlaştırmak | defame f. | ||
| Genel | itibarsızlaştırmak | disgrace f. | ||
| Genel | itibarsızlaştırmak | castrate f. | ||
| Genel | itibarsızlaştırmak | nullify f. | ||
| Genel | itibarsızlaştırmak | scandal f. | ||
| Genel | itibarsızlaştırmak | seclude [obsolete] f. | ||
| Türkçe | İngilizce | |
|---|---|---|
| General | ||
| Genel | tamamen itibarsızlaştırmak | slaughter f. |
| Phrasals | ||
| Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi) itibarsızlaştırmak | blow upon (someone or something) [obsolete] f. |
| Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi) itibarsızlaştırmak | blow on (someone or something) [obsolete] f. |
| Öbek Fiiller | (bir kimseyi) itibarsızlaştırmak | blow on f. |
| Idioms | ||
| Deyim | (birini/bir şeyi) itibarsızlaştırmak | bring (someone or something) into disrepute f. |
| Deyim | (bir şeyi) itibarsızlaştırmak | make a mockery (out) of (something) f. |
| Deyim | (bir şeyi) itibarsızlaştırmak | make a mockery of something f. |
