manevi

"manevi" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 31 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	manevi	spiritual s.
It is beyond politics or law; it is something deeper, something spiritual. Bu siyaset ya da hukukun ötesinde; daha derin, manevi bir şeydir. More Sentences
2	Yaygın Kullanım	manevi	moral s.
The international community must, now more than ever, demonstrate moral and material solidarity with the Angolan people. Uluslararası toplum Angola halkıyla maddi ve manevi dayanışma içinde olduğunu her zamankinden daha fazla göstermelidir. More Sentences
General
3	Genel	manevi	moral s.
Efforts must be concentrated on providing support - moral, educational and financial. Çabalar, manevi, eğitimsel ve mali destek sağlamaya yoğunlaştırılmalıdır. More Sentences
4	Genel	manevi	spiritual s.
The spiritual world exists. Manevi dünya mevcuttur. More Sentences
Philosophy
5	Felsefe	manevi	spiritual s.
Tom was a spiritual adviser. Tom bir manevi danışmandı. More Sentences
General
6	Genel	manevi	ghostlike s.
7	Genel	manevi	ghostly s.
8	Genel	manevi	adoptive s.
9	Genel	manevi	bodiless s.
10	Genel	manevi	unworldly s.
11	Genel	manevi	inner s.
12	Genel	manevi	unearthly s.
13	Genel	manevi	inward s.
14	Genel	manevi	intangible s.
15	Genel	manevi	incorporeal s.
16	Genel	manevi	immaterial s.
17	Genel	manevi	non-pecuniary s.
18	Genel	manevi	animastic s.
19	Genel	manevi	asomatous s.
20	Genel	manevi	unbodied s.
21	Genel	manevi	unworldly s.
22	Genel	manevi	innerly [scotland] s.
23	Genel	manevi	supersensual s.
24	Genel	manevi	supersubstantial s.
Literature
25	Edebiyat	manevi	translunar s.
26	Edebiyat	manevi	translunary s.
27	Edebiyat	manevi	superlunary s.
28	Edebiyat	manevi	superlunar s.
Philosophy
29	Felsefe	manevi	immateriate [obsolete] s.
Archaic
30	Eski Kullanım	manevi	uncorporal s.
31	Eski Kullanım	manevi	home-felt s.

"manevi" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 262 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	manevi destek	moral support i.
She is working too hard, give her moral support by coming. Çok çalışıyor, gelin de ona manevi destek verin. More Sentences
2	Genel	manevi haklar	moral rights i.
This is, primarily, about their moral rights. Bu öncelikle onların manevi haklarıyla ilgili. More Sentences
Common Usage
3	Yaygın Kullanım	manevi değer	sentimental value i.
General
4	Genel	manevi yenilgi	moral defeat i.
5	Genel	manevi eğitim	spritual education i.
6	Genel	hava (bir yere özgü manevi)	tone i.
7	Genel	manevi değer	intangible i.
8	Genel	insanın manevi varlığını oluşturan irade	domestic i.
9	Genel	manevi baba	godfather i.
10	Genel	baskı (manevi)	pressure i.
11	Genel	manevi lider	spiritual leader i.
12	Genel	manevi zafer	moral victory i.
13	Genel	manevi işkence	mental cruelty i.
14	Genel	manevi güç	morale i.
15	Genel	destek (maddi/manevi)	support i.
16	Genel	manevi ve ahlaki açıdan kitle iletişim araçları	moral and ethical aspects mass media i.
17	Genel	maddi ve manevi destek	material aid and spiritual support i.
18	Genel	manevi güç	moral force i.
19	Genel	manevi mülkiyet	intangible property i.
20	Genel	manevi evlat	adopted child i.
21	Genel	manevi ölüm	attainder i.
22	Genel	manevi tazminat	spiritual damages i.
23	Genel	manevi kuvvet	inner resources i.
24	Genel	telif hakları dahilinde manevi haklar	moral rights i.
25	Genel	manevi yükümlülük	moral obligation i.
26	Genel	manevi yardım	moral support i.
27	Genel	maddi manevi hasar	financial and emotional damage i.
28	Genel	maddi manevi tazminat	material and moral indemnities i.
29	Genel	manevi destek	emotional support i.
30	Genel	manevi yardım	emotional support i.
31	Genel	manevi çocuk	adopted child i.
32	Genel	manevi çocuk	adoptive child i.
33	Genel	manevi zarar	moral damage i.
34	Genel	manevi ıstırap	mental anguish i.
35	Genel	manevi ıstırap	anguish i.
36	Genel	maddi ve manevi destek	moral and material support i.
37	Genel	maddi manevi destek	moral and material support i.
38	Genel	manevi ebeveyn	stand-in parent i.
39	Genel	manevi aile	stand-in parent i.
40	Genel	manevi değerler	spiritual values i.
41	Genel	manevi değerler	moral values i.
42	Genel	manevi şahsiyet	spiritual personality i.
43	Genel	duygusal/manevi bağlılık	emotional attachment i.
44	Genel	manevi doygunluk/tatmin	spiritual satisfaction i.
45	Genel	manevi güç	inner power i.
46	Genel	diğer insanlara maddi veya manevi kişisel çıkar gözetmeksizin yararlı olmaya çalışma	altruism i.
47	Genel	manevi hak	moral right i.
48	Genel	manevi miras	moral heritage i.
49	Genel	manevi destek veren kimse	anchor i.
50	Genel	manevi güç	inner strength i.
51	Genel	bir çeşit duygusal ve manevi destek modeli	pastoral care i.
52	Genel	bir kurumun üyesi olmayıp üyelerine manevi liderlik ve danışmanlık için atanmış kimse	chaplain i.
53	Genel	1970'lerde ortaya çıkan manevi ve bilinç arttırıcı akımlar bütünü	new age i.
54	Genel	zihinsel veya manevi terbiye	tilth i.
55	Genel	maddi ve manevi dönüşümlere neden olabilen simya özelliği	tincture [obsolete] i.
56	Genel	manevi baba	bapu i.
57	Genel	manevi güç	lift i.
58	Genel	bir kimsenin bedensel, zihinsel veya manevi yapısı	make i.
59	Genel	geçici (ruhani veya manevi) etki	visiting i.
60	Genel	manevi rehber ve gözetici	bishop i.
61	Genel	bir taraftan manevi vasıflardan ve diğer taraftan biçimlenmiş cisimlerden ayrışan fiziksel madde	matter i.
62	Genel	manevi sorun	boyg i.
63	Genel	manevi bir gerçeği göstermek için anlatılan hikaye	myth i.
64	Genel	manevi evlat	dalt [obsolete] [scotland] i.
65	Genel	manevi ilişki	gossipry i.
66	Genel	manevi yakınlık	gossipry i.
67	Genel	manevi varlık	idol i.
68	Genel	manevi çöküntü	rot i.
69	Genel	manevi baba	compadre i.
70	Genel	çocuğun vaftiz ebeveynleri ile biyolojik ebeveynleri arasındaki manevi ilişki	compaternity i.
71	Genel	manevi ödül	compensation i.
72	Genel	ahlaki veya manevi bir mükafattan kaynaklanan duygu	compensation i.
73	Genel	manevi varlık	incorporeal i.
74	Genel	ışık gibi yayılan manevi aydınlık	irradiance i.
75	Genel	ahlaki ya da manevi kaynaklar	piety i.
76	Genel	tarihi ya da manevi bir yere yapılan gezi	pilgrimage i.
77	Genel	manevi destek	countenance i.
78	Genel	manevi baba	father i.
79	Genel	tembellik ve lüksün doğurduğu manevi yozlaşma	fatty degeneration i.
80	Genel	güç veya maddi avantaj arzusuyla gelen manevi veya entelektüel tatminsizlik	faustianism i.
81	Genel	manevi kuvvet	inner resource i.
82	Genel	manevi yetkinlik	inner resource i.
83	Genel	manevi derinlik	inwardness i.
84	Genel	manevi varlığın somut görünüm kazanması	precipitation i.
85	Genel	manevi ebeveyn	foster parent i.
86	Genel	manevi ebeveyn	foster-parent i.
87	Genel	manevi tatmin	freedom i.
88	Genel	manevi bir gerçeği göstermek için anlatılan hikaye	parable f.
89	Genel	manevi değer kazandırmak	spiritualize f.
90	Genel	manevi baskı altında olmak	be under pressure f.
91	Genel	manevi değer kazandırmak	spiritualise f.
92	Genel	(birine) manevi değeri olmak	have a sentimental value f.
93	Genel	(birine) manevi değeri olmak	have a sentimental value (to) f.
94	Genel	(birine) manevi bir değeri olmak	have a sentimental value f.
95	Genel	(birine) manevi bir değeri olmak	have a sentimental value (to) f.
96	Genel	manevi değerini elinden almak	unspiritalize f.
97	Genel	manevi özelliklerinden etmek	unspiritalize f.
98	Genel	manevi değerini elinden almak	unspiritalise f.
99	Genel	manevi özelliklerinden etmek	unspiritalise f.
100	Genel	manevi değerini elinden almak	unspiritualize f.
101	Genel	manevi özelliklerinden etmek	unspiritualize f.
102	Genel	manevi değerini elinden almak	unspiritualise f.
103	Genel	manevi özelliklerinden etmek	unspiritualise f.
104	Genel	sonsuz bir manevi bağlılık sunmak	moor f.
105	Genel	(manevi bir şeyi) sunmak	give f.
106	Genel	manevi karakterinden yoksun bırakmak	despiritualize [us] f.
107	Genel	manevi karakterinden yoksun bırakmak	despiritualise [uk] f.
108	Genel	manevi yardım almak	drive f.
109	Genel	manevi yükümlülüklerden muaf	unbeholden s.
110	Genel	manevi olmayan	nonspiritual s.
111	Genel	sadece maddi olayların anlaşılabileceğini ve manevi meselelerin veya onların nihai sebeplerinin bilinmesinin imkansız olduğunu düşünen	nescient s.
112	Genel	1970'lerde ortaya çıkan manevi ve bilinç arttırıcı akımlar bütününe ait veya ilgili	new age s.
113	Genel	ahlaki ve manevi yönlerden yenilenmiş	twice-born s.
114	Genel	manevi olmayan	unghostly s.
115	Genel	manevi olarak zarar görmemiş	unharmed s.
116	Genel	(fiziksel veya manevi) yara almamış	unmutilated s.
117	Genel	manevi olma	unworldliness s.
118	Genel	maddi kazançlar için manevi değerlerini kurban eden	faustian s.
119	Genel	manevi tatminsizlik veya eziyet içinde olan	faustian s.
120	Genel	manevi bilgisi olan	inscient s.
121	Genel	ahlaki, manevi veya entelektüel ilgi alanları bulunmayan	sensual s.
122	Genel	manevi bir şekilde	intangibly zf.
123	Genel	manevi bir şekilde	incorporeally zf.
124	Genel	maddi ve manevi olarak	materially and spiritually zf.
125	Genel	maddi ve manevi olarak	materially and morally zf.
126	Genel	manevi açıdan	morally zf.
127	Genel	manevi olmayan bir şekilde	unspiritually zf.
128	Genel	manevi olarak	in spirit zf.
129	Genel	manevi olarak	spiritually zf.
130	Genel	manevi olarak	morally zf.
131	Genel	manevi olarak	adoptively zf.
Phrasals
132	Öbek Fiiller	manevi borcunu ödemek	give back f.
133	Öbek Fiiller	birine manevi destek vermek	bolster someone up f.
Phrases
134	İfadeler	maddi ve manevi	material and nonmaterial expr.
Colloquial
135	Konuşma Dili	bazen estetik ve manevi kaygıları para kazanmak için göz ardı eden çok karlı plan veya kurum	money-machine i.
Idioms
136	Deyim	manevi yük	excess baggage i.
137	Deyim	manevi güce veya motivasyona sahip olmayan kimse	limp dishrag i.
138	Deyim	manevi güce veya motivasyona sahip olmayan kimse	limp rag i.
139	Deyim	manevi güce veya motivasyona sahip olmayan kimse	wet dishrag i.
140	Deyim	manevi güce veya motivasyona sahip olmayan kimse	wet rag i.
141	Deyim	manevi varlık	ghostly presence i.
142	Deyim	manevi/ruhsal mevcudiyet	ghostly presence i.
143	Deyim	manevi kız kardeş	blood sister i.
144	Deyim	(birine) manevi ıstırap vermek	gnaw (at) (someone's) vitals f.
145	Deyim	manevi ıstırap içerisinde olan	(as) messed up as hogan's goat [dated] s.
146	Deyim	manevi/ruhsal çöküntüye uğrayan	(as) messed up as hogan's goat [dated] s.
147	Deyim	manevi ıstırap içerisinde olan	(as) screwed up as hogan's goat [dated] s.
148	Deyim	manevi/ruhsal çöküntüye uğrayan	(as) screwed up as hogan's goat [dated] s.
149	Deyim	önemli olan kişinin manevi özellikleridir	it's what's inside that counts [cliché] expr.
150	Deyim	önemli olan kişinin manevi özellikleridir	it's what's on the inside that counts [cliché] expr.
Trade/Economic
151	Ticaret/Ekonomi	gerekli maddi veya manevi donanım	wherewithal i.
152	Ticaret/Ekonomi	manevi amaç	moral purpose i.
153	Ticaret/Ekonomi	manevi zarar	moral hazard i.
154	Ticaret/Ekonomi	manevi hasar	non-pecuniary damage i.
Law
155	Hukuk	manevi yükümlülük	moral obligation i.
156	Hukuk	manevi unsuru	moral element i.
157	Hukuk	manevi zarar	intangible damages i.
158	Hukuk	manevi kanıt	moral evidence i.
159	Hukuk	manevi ölüm	attainder i.
160	Hukuk	manevi zarar için verilen tazminat	smart money i.
161	Hukuk	manevi tazminat davası	lawsuit for mental anguish i.
162	Hukuk	manevi tazminat	damages for mental anguish i.
163	Hukuk	manevi ölüm	attainture i.
164	Hukuk	manevi vecibe	moral obligation i.
165	Hukuk	manevi tazminat	solatium i.
166	Hukuk	manevi borç	moral obligation i.
167	Hukuk	manevi baskı	moral coercion i.
168	Hukuk	maddi ve manevi tazminat	pecuniary and non-pecuniary damages i.
169	Hukuk	manevi zarar	immaterial damage i.
170	Hukuk	manevi zarar	moral hazard i.
171	Hukuk	manevi zarar	mental anguish i.
172	Hukuk	manevi hak	moral right i.
173	Hukuk	manevi zarar	moral damage i.
174	Hukuk	manevi zorlama	constraint i.
175	Hukuk	manevi tazminat	non-pecuniary damages i.
176	Hukuk	manevi tazminat	immaterial compensation i.
177	Hukuk	maddi manevi hasar	pecuniary and non-pecuniary damages i.
178	Hukuk	manevi haklar	incorporeal rights i.
179	Hukuk	manevi tazminat miktarının azaltılması	mitigation loss i.
180	Hukuk	manevi delil	moral evidence i.
181	Hukuk	manevi zarar	emotional distress i.
182	Hukuk	manevi tazminat miktarının azaltılması	mitigation of loss and damage i.
183	Hukuk	manevi evlat	foster child i.
184	Hukuk	maddi kayıp ve manevi zarar	pecuniary loss and intangible damages i.
185	Hukuk	manevi evlat	fosterling i.
186	Hukuk	manevi cebir	compulsion i.
187	Hukuk	manevi şahsiyet	legal person i.
188	Hukuk	manevi tazminat	damages for pain and suffering i.
189	Hukuk	maddi manevi tazminat	pecuniary and non-pecuniary damages i.
190	Hukuk	suçun manevi unsurları	subjective elements of the offence i.
191	Hukuk	suçun manevi unsuru	moral element of crime i.
192	Hukuk	suçun manevi unsuru	mental element of crime i.
193	Hukuk	(yanlış teşhis sonucu) sakat doğan çocuğun (maddi manevi) tazminat talebinde bulunması	wrongful life i.
194	Hukuk	manevi taciz	moral harassment i.
195	Hukuk	manevi tazminat	punitive damages i.
196	Hukuk	(ingiliz hukuku'nda eskiden) manevi hakların yalnızca senetle devredilmesi	grant i.
197	Hukuk	maddi manevi zarar/yıkım	pain and suffering [us] i.
198	Hukuk	manevi istinadgah	moral basis i.
199	Hukuk	manevi dayanak noktası	moral basis i.
200	Hukuk	istinadgah-ı manevi	moral basis i.
201	Hukuk	suçun manevi unsuru	mens rea i.
Politics
202	Siyasal	manevi ölüm	civil death i.
Psychology
203	Psikoloji	manevi tedavi	moral treatment i.
Social Sciences
204	Sosyal Bilimler	rudolf steiner'ın öğretilerine dayanan, doğru eğitim ve kişisel disiplinle insanın manevi dünya deneyimine sahip olabileceğini savunan bir inanç sistemi	anthroposophy i.
205	Sosyal Bilimler	rudolf steiner'ın öğretilerine dayanan, doğru eğitim ve kişisel disiplinle insanın manevi dünya deneyimine sahip olabileceğini savunan bir inanç sistemi	anthroposophical medicine i.
Religious
206	Dini	budizm'de öz disiplini de içeren manevi uygulamalar	tapas i.
207	Dini	manevi kurtuluşa erdiren	redemptive i.
208	Dini	manevi kurtuluşa erme	redempture [obsolete] i.
209	Dini	kişinin mistik ya da manevi özü	name i.
210	Dini	(hinduizmde) manevi kurtuluş	release i.
211	Dini	afrika toplumlarında bitkisel veya manevi şifacı	nganga i.
212	Dini	afrika toplumlarında bitkisel veya manevi şifacılar	ngangas i.
213	Dini	algılanan dünyanın ötesinde olan manevi gerçeklik	truth i.
214	Dini	yahudiliğin hasidik inancında manevi lider	tsadik i.
215	Dini	yahudiliğin hasidik inancında manevi lider	zaddik i.
216	Dini	yahudiliğin hasidik inancında manevi lider	tzadik i.
217	Dini	yahudiliğin hasidik inancında manevi lider	tzaddiq i.
218	Dini	manevi aydınlanma ve tanrı ile birlikte olmak için çabalayan 16. yüzyılda kurulmuş mistik ispanyol mezhebinin bir mensubu	alombrado i.
219	Dini	manevi aydınlanma ve tanrı ile birlikte olmak için çabalayan 16. yüzyılda kurulmuş mistik ispanyol mezhebinin bir mensubu	alumbrado i.
220	Dini	manevi aydınlanma ve tanrı ile birlikte olmak için çabalayan 16. yüzyılda kurulmuş mistik ispanyol mezhebinin bir mensubu	perfectibilist i.
221	Dini	manevi aydınlanma	anagogy [obsolete] i.
222	Dini	manevi aydınlanma	anagoge [obsolete] i.
223	Dini	(hinduizm'de) hindu manevi yaşamının dört aşamasından biri	ashrama i.
224	Dini	manevi sebeplerle dünya zevklerinden uzak yaşama pratiği	askesis i.
225	Dini	hindu manevi yaşamının dört aşamasından biri	asrama i.
226	Dini	hindu manevi yaşamının dört aşamasından biri	ashrama i.
227	Dini	bireylerin manevi yararına düzenlenen törenler	sacraments i.
228	Dini	tanrı'nın hakim olduğu manevi alem	kingdom of god i.
229	Dini	manevi kurtuluşun incil'e iman ile olacağını vurgulayan inanış	evangelicalism i.
230	Dini	(çeşitli dinlerde) sevaplar için bahşedilen manevi ödül	merit i.
231	Dini	kişinin ilahi olanla bir olmasını simgeleyen manevi bütünlük sembolü	holy grail i.
232	Dini	ölmüş veya yaşayan tüm gerçek hristiyanların oluşturduğu manevi kardeşlik	communion of saints i.
233	Dini	(hinduizm'de) manevi rehber	gooroo i.
234	Dini	(ingiliz kilisesi'nde) sadece manevi konularla ve kilise meseleleriyle ilgilenen ve piskopos vekilinin başkanlık ettiği mahkeme	consistory i.
235	Dini	(ingiliz kilisesi'nde) sadece manevi konularla ve kilise meseleleriyle ilgilenen ve piskopos vekilinin başkanlık ettiği mahkeme	consistory court i.
236	Dini	(jainizm'de) manevi aydınlanma	samadhi i.
237	Dini	eskiden ingiltere'de hüküm giymiş suçlulara manevi yardım yapıp idama hazırlamakla görevli din adamı	ordinary i.
238	Dini	manevi güç	siddhi i.
239	Dini	manevi olarak ödüllendirilmek	merit f.
240	Dini	manevi içgörü sunmak	irradiate f.
241	Dini	manevi kurtuluşa erdiren	redeeming s.
242	Dini	manevi kurtuluşa erebilir	redemptible s.
243	Dini	manevi gerçekle aydınlanmamış	unilluminated s.
244	Dini	manevi ilham almamış	unilluminated s.
245	Dini	yeni bir manevi tabiat verilmemiş	unrenewed s.
246	Dini	manevi silahlanma hareketi	mra (moral rearmament) kısalt.
Philosophy
247	Felsefe	manevi şifa ve yapıcı düşüncenin gücünü merkeze alan bir akım	new thought i.
248	Felsefe	deneysel varlığın ve maddenin ötesinde sezgisel ve manevi bir varlığın olduğunu vurgulayan felsefi akım	transcendental philosophy i.
249	Felsefe	deneysel varlığın ve maddenin ötesinde sezgisel ve manevi bir varlığın olduğunu vurgulayan felsefi akım	transcendentalism i.
250	Felsefe	insanın manevi bir doğasının olmadığını ve aslında bir hayvan olduğunu savunan doktrin	animalism i.
251	Felsefe	manevi varlıklara inanç	animism i.
252	Felsefe	leibniz felsefesinde manevi varlık	monad i.
253	Felsefe	leibniz felsefesinde manevi varlık	monadism i.
254	Felsefe	yalnızca manevi veya ruhsal varlıkların var olduğu doktrini	immaterialism i.
Military
255	Askeri	askerinin yanı sıra manevi bir misyona sahip şövalyelik düzeni	military order i.
256	Askeri	komutanın askere dini, ahlaki ve manevi konularda tavsiye vermek üzere atadığı din görevlisi	combatant command chaplain i.
Latin
257	Latince	manevi tecavüz	contumelia i.
Archaic
258	Eski Kullanım	manevi açıdan coşturmak	translate f.
259	Eski Kullanım	manevi aydınlığa kavuşmuş	illuminate s.
Slang
260	Argo	manevi değerler veya inançlar	holy grail i.
261	Argo	(birini) maddi, manevi sömürmek	suck someone dry f.
Modern Slang
262	Modern Argo	manevi aile	adoptive family i.