İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Politics | ||||
Siyasal | multicultural s. | çok kültürlü | ||
Vietnam is a multiethnic, multicultural and multi-religious country. Vietnam çok etnikli, çok kültürlü ve çok dinli bir ülkedir. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | multicultural s. | multikültürel | ||
Social Sciences | ||||
Sosyal Bilimler | multicultural s. | toplumda tek bir baskın kültür yerine çok sayıda kültürü kapsamak gerektiğini ileri süren teoriye ait veya ilişkin |
İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Linguistics | ||||
Dilbilim | multicultural society i. | çok kültürlü toplum | ||
A concrete example of this so-called multicultural society is the fact that Muslims occupy high government offices. Bu sözde çok kültürlü toplumun somut bir örneği, Müslümanların yüksek devlet makamlarını işgal etmesidir. More Sentences |
||||
Politics | ||||
Siyasal | multicultural citizenship i. | çokkültürlü yurttaşlık | ||
Siyasal | multicultural education i. | çok kültürlü eğitim | ||
Social Sciences | ||||
Sosyal Bilimler | multicultural cizitenship i. | çok kültürlü vatandaşlık | ||
Linguistics | ||||
Dilbilim | multicultural education i. | çokkültürlü eğitim | ||
Dilbilim | mle (multicultural london english) kısalt. | londra'da konuşulan sık argo kullanımı ile karakterize bir ingilizce lehçesi |