nation - Türkçe İngilizce Sözlük

nation

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

"nation" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 18 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
nation i. ulus
As a Union of independent nations, we do not enjoy that luxury.
Bağımsız uluslardan oluşan bir Birlik olarak, böyle bir lükse sahip değiliz.

More Sentences
nation i. millet
How does he think this nation won it's freedom.
Bu millet hürriyetini nasıl kazandı sanıyor?

More Sentences
General
nation i. halk
Algeria has shut down schools to protect the nation from the coronavirus.
Cezayir, halkı korona virüsünden korumak için okulları kapattı.

More Sentences
nation i. ülke
Of course, there is still natural solidarity between our nations and those of Latin America.
Elbette ülkelerimiz ile Latin Amerika ülkeleri arasında doğal bir dayanışma söz konusudur.

More Sentences
nation i. millet
To nations, culture and arts are at least as important as economy and defense industry.
Milletler için kültür ve sanat en az ekonomi ve savunma sanayi kadar önemlidir.

More Sentences
Politics
nation i. millet
To nations, culture and arts are at least as important as economy and defense industry.
Milletler için kültür ve sanat en az ekonomi ve Savunma Sanayii kadar önemlidir.

More Sentences
nation i. ulus
Stateless nations very often have a history, a political will and a demography that justify this participation.
Devletsiz uluslar çoğu zaman bu katılımı haklı çıkaracak bir tarihe, siyasi iradeye ve demografiye sahiptir.

More Sentences
nation i. vatan
He gave his life for the nation.
Vatanı için canını verdi.

More Sentences
General
nation i. kavim
nation i. budun
Politics
nation i. memleket
nation i. ulus devlet
Education
nation i. iskoçya'daki glasgow ve aberdeen üniversitelerinde rektör seçmek amacıyla kurulan öğrenci takımı
History
nation i. (ortaçağ'da) üniversite içinde nispeten bağımsız öğrenci topluluğu
Geography
nation i. amerikan yerlilerinin üyesi olduğu federasyon
nation i. amerikan yerlileri veya kabilelerinin yaşadığı alan
Archaic
nation i. grup
nation i. küme

"nation" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 150 sonuç

İngilizce Türkçe
General
nation state i. ulus devlet
Montesquieu is, to be sure, a philosopher who talked about democracy and the nation state.
Montesquieu şüphesiz demokrasi ve ulus devlet hakkında konuşmuş bir filozoftur.

More Sentences
turkish nation i. türk ulusu
Mustafa Kemal is known by many as the father of the Turkish nation.
Mustafa Kemal birçok kişi tarafından Türk ulusunun babası olarak bilinir.

More Sentences
turkish nation i. türk milleti
Mustafa Kemal is known by many as the father of the Turkish nation.
Mustafa Kemal, birçok kişi tarafından Türk milletinin atası olarak bilinir.

More Sentences
nation-state i. ulus-devlet
The nation-state of the nineteenth century is not the blueprint for Europe's architecture in the twenty-first century.
On dokuzuncu yüzyılın ulus-devleti, yirmi birinci yüzyılda Avrupa'nın mimarisinin planı değildir.

More Sentences
nation-building i. ulus inşası
It requires security, as we know from previous examples of nation-building.
Daha önceki ulus inşası örneklerinden de bildiğimiz gibi güvenlik gerektirir.

More Sentences
our nation i. ulusumuz
Governance can only be built brick by brick from the bottom, from the ground floor, from our nations and regions.
Yönetişim ancak en alttan, zeminden, uluslarımızdan ve bölgelerimizden tuğla tuğla inşa edilebilir.

More Sentences
island nation i. ada ülkesi
Ireland is a small island nation, effectively without any recovery or incineration facilities.
İrlanda küçük bir ada ülkesidir ve herhangi bir geri kazanım ya da yakma tesisi bulunmamaktadır.

More Sentences
Idioms
one nation i. tek millet
It was one nation until 1993, after which it was divided.
O 1993 yılına kadar tek milletti, ondan sonra bölündü.

More Sentences
Trade/Economic
nation building i. ulus inşası
I think that this is a sign that nation building does not happen overnight.
Bence bu, ulus inşasının bir gecede gerçekleşmediğinin bir işaretidir.

More Sentences
Law
nation state i. ulus devlet
It must be a federation of nation States but not an interfering Superstate.
Ulus Devletlerden oluşan bir federasyon olmalı ancak müdahaleci bir Süper Devlet olmamalıdır.

More Sentences
Politics
nation-states i. ulus-devlet
The present nation-states were born at a certain moment with an internal trend towards their transformation.
Mevcut ulus-devletler, dönüşümlerine yönelik içsel bir eğilimle belirli bir anda doğdular.

More Sentences
nation-state i. ulus devlet
However, we must be vigilant in the face of global operators against whom nation-states can no longer impose limits.
Bununla birlikte ulus devletlerin artık sınır koyamadığı küresel operatörler karşısında uyanık olmalıyız.

More Sentences
nation-state i. ulus-devlet
We cannot isolate a nation-state of 1.3 billion people.
1,3 milyarlık bir ulus-devleti izole edemeyiz.

More Sentences
european nation i. avrupa ülkesi
We look on Israel as a European nation to all intents and purposes.
Biz İsrail'i her anlamda bir Avrupa ülkesi olarak görüyoruz.

More Sentences
General
nation state i. vatandaşlarının ortak dil, tarih vb faktörlerce birbirlerine bağlı olduğu egemen devlet
african nation i. afrika ulusu
asian nation i. asya milleti
aid giving nation i. yardım eden ülke
member nation i. üye ülke
trading nation i. tüccar millet
devotion to one's nation i. vatan sevgisi
nuclear-biological-chemical capable nation i. nbc silahları üretme ve kullanma kabiliyetine sahip ülke
nation-state i. milli devlet
nation-state i. ulusdevlet
nation-wide movement i. milli hareket
love of country and nation i. vatan ve millet sevgisi
lord of the nation i. milletin efendisi
a peaceful nation i. barışçıl bir millet
rainbow nation i. güney afrika'nın çok ırklı nüfusunu ifade eden bir söz
nation [dialect] i. lanet
nation [dialect] i. bela
north american nation i. kuzey amerika kıtasında yer alan ülkelerden her biri
space-faring nation i. uzaya erişim kapasitesi bulunan ülke
become a nation f. ulus halini almak
become a nation f. uluslaşmak
become a nation f. milletleşmek
address the nation f. ulusa hitap etmek
known throughout the nation s. tüm ülkede tanınan
nation-wide s. millet çapında
nation-wide s. ülke çapında olan
nation-wide s. ülke geneli
sub-nation s. ulusaltı
nation [dialect] s. büyük
nation [dialect] s. geniş
across the nation zf. tüm ulus çapında
on behalf of turkish nation zf. türk milleti adına
in front of the whole nation zf. tüm ulusun önünde
across the nation zf. tüm ülke çapında
across the nation zf. ülke genelinde
across the nation zf. ülke çapında
across the nation zf. ülkenin genelinde
across the nation zf. yurt çapında
across the nation zf. yurt genelinde
nation [dialect] zf. aşırı derecede
nation [dialect] zf. çok
Phrases
sovereignty rests unconditionally with the nation expr. egemenlik kayıtsız şartsız milletindir
Proverb
authority, without any condition and reservation, belongs to the nation egemenlik kayıtsız şartsız milletindir
Colloquial
sweep the nation f. (toplumu/ülkeyi) kasıp kavurmak
Idioms
one nation i. tek ulus
one nation i. politik ideolojiler/sosyal eşitsizlikler tarafından ayrıştırılmamış ülke
one nation i. politik ideolojiler/sosyal eşitsizlikler yüzünden ayrışmamış halk
Trade/Economic
creditor nation i. borç veren ülke
debtor nation i. borçlu millet
borrowing nation i. borç alan ülke
debtor nation i. borçlu ülke
debtor nation i. borç alan ülke
law of nation i. devletler hukuku
most-favoured nation i. en çok kayrılan ulus
most favored nation i. en çok kayırılan ülke
most-favoured-nation-tariff i. en ziyade müsaadeye mazhar millet tarifesi
most-favoured-nation-tariff i. en çok kayrılan ülke tarifesi
most favoured nation tariff i. en cok kayrılan ülke tarifesi
most-favored-nation clause i. en çok kayrılan ülke koşulu
most favored nation i. en fazla kayırılan ülke
conditional most-favored-nation i. kayıtlı en çok kayırılmış ülke
creditor nation i. kreditör ülke
unconditional most favored nation status i. koşulsuz en çok kayırılmış ülke statüsü
debtor nation i. ödemeler bilançosu açık veren ülke
unconditional most-favored-nation treatment i. şartsız en çok kayınları ülke şartı ya da uygulaması
conditional most-favored-nation treatment i. şartlı en fazla kayrılan ülke klozu ya da şartı
trading nation i. ticaret yapan ülke
immature debtor nation i. ticaret bilançosu pasif olan devlet
trading nation i. tüccar milleti
affluent nation i. zengin ülke
most-favored-nation i. en çok kayırılan ülke
most-favored-nation i. en çok gözetilen ülke
most-favored-nation s. en çok kayırılan ulus kaydından yararlanan bir ülkeye ait
most-favored-nation s. en çok kayırılan ulus kaydından yararlanan bir ülkeyle ilgili
Law
creditor nation i. alacaklı millet
most-favored-nation clause i. en çok gözetilen ulus kaydı
most-favored-nation clause i. en ziyade müsaadeye mazhar millet kaydı
place before the nation f. milletin önüne getirmek
Politics
central american nation i. orta amerika'da bulunan ülke veya ulus
nation assistance i. barış zamanı veya kriz dönemlerinde bir millete diğer uluslarla yaptığı anlaşmalara dayanarak verilen sivil veya askeri yardım
nation of islam i. müslüman afro-amerikalıların siyasi, sosyal ve ekonomik bağımsızlığına destek için abd'de kurulan bir örgüt
nation-building i. apartheid rejimi sonrası dönemde güney afrika'da yükselen ulusal dayanışma hareketi
reinforcing nation i. takviye kuvvet gönderen nato ulusu
maritime nation i. denizci millet
seafaring nation i. denizci ulus
indivisible integrity of the state with its territory and nation i. devletin ve milletin bölünmez bütünlüğü
friendly nation i. dost ülke
most favoured nation tariff i. en çok kayrılan ülke tarifesi
most favoured-nation-tariff i. en ziyade müsaadeye mazhar millet tarifesi
most favoured nation i. en çok kayrılan ülke
most favoured nation clause i. en çok kayrılan ülke hükmü
most favoured-nation-tariff i. en çok kayrılan ülke tarifesi
most favoured nation tariff i. en ziyade müsaadeye mazhar millet tarifesi
most favored nation i. en kayırılan ülke
host nation support i. ev sahibi ülke desteği
host nation i. ev sahibi ülke
rogue nation i. haydut devlet
self sufficient nation i. kendi kendine yeten millet
user nation i. kullanıcı ülke
loyal nation i. millet-i sadıka
sovereignty of the nation i. milli hakimiyet
associated nation i. oy hakkını kaybetmiş ülke
nation branding i. ulus markalama
nation building i. uluslaşma
nation building i. ulus kurma süreci
address to the nation i. ulusa sesleniş
nation formation i. uluslaşma
nation formation i. ulus oluşturma
nation building i. ulus oluşturma
sovereignty of the nation i. ulusal egemenlik
nation states i. ulus devletler
balkan nation i. balkan ulusu
balkan nation i. balkan yarımadası'nda yer alan ülkelere verilen ad
lead nation i. çok uluslu kuvvetlere ve karargahlara lojistik destek sağlamakla yükümlü millet
host-nation support agreement i. ev sahibi ülke destek anlaşması
host-nation support agreement i. hükümetler arasında veya hükümet ile muharip komutan arasında neticeye vardırılan temel anlaşma
role specialist nation i. çok uluslu kuvvet için tedarik sağlamayı kabul eden ulus
nation alliance i. millet ittifakı
first nation [canada] i. kanada aborijinleri
first nation [canada] i. kanada hükümetince tanınan yerli halk
mfn (most-favored nation) kısalt. en çok kayırılan ülke
fn (first nation) [canada] kısalt. kanada'da yaşayan kızılderililer
History
sioux nation i. siyular
Religious
islam nation i. ümmet
Environment
nuclear nation i. nükleer ülke
Geography
lost nation i. iowa eyaletinde şehir
scandinavian nation i. iskandinav ülkesi
Military
nuclear nation i. askerî ve sivil nükleer güçler
nuclear, biological, and chemical-capable nation i. nükleer, biyolojik veya kimyasal silahları üretme ve kullanma kabiliyetine sahip ülke
friendly and allied nation i. dost ve müttefik ülke
friendly and allied nation officer i. dost ve müttefik ülke subayı
host nation post i. ev sahibi ülkeye ayrılmış görev yeri
nato member nation i. nato'ya üye ülke
reinforcing nation i. takviye sağlayan ülke
foreign nation support i. ulusal sınırlar dışındaki savaş veya operasyonlara ortak anlaşmalar çerçevesinde sağlanan sivil veya askeri yardım
Abbreviation
noi (nation of islam) i. islam ulusu