sınırlandırma - Türkçe İngilizce Sözlük

sınırlandırma

"sınırlandırma" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 16 sonuç

Türkçe İngilizce
General
sınırlandırma limitation i.
A limitation of fishing effort is therefore also required.
Bu nedenle balıkçılık çabalarının sınırlandırılması da gereklidir.

More Sentences
sınırlandırma reduction i.
We hope to come to an accord with them about arms reduction.
Silahların sınırlandırılması konusunda onlarla bir anlaşmaya varmayı umuyoruz.

More Sentences
Technical
sınırlandırma limitation i.
A limitation of fishing effort is therefore also required.
Bu nedenle balıkçılık çabalarının sınırlandırılması da gereklidir.

More Sentences
General
sınırlandırma limiting i.
sınırlandırma delimiting i.
sınırlandırma confinement i.
sınırlandırma delimitation i.
sınırlandırma scanting i.
sınırlandırma restriction i.
sınırlandırma narrowing i.
sınırlandırma qualification i.
sınırlandırma prescription [obsolete] i.
Technical
sınırlandırma restriction i.
sınırlandırma delimitation i.
Biology
sınırlandırma congestion i.
Linguistics
sınırlandırma delimitation i.

"sınırlandırma" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 21 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
(kısıtlama/sınırlandırma) getirmek impose (limitations/restrictions) f.
I also respect the legal constraints that the EC Treaty imposes on us in this area.
AT Antlaşmasının bu alanda bize getirdiği yasal kısıtlamalara da saygı duyuyorum.

More Sentences
General
belirli bir bölge ile sınırlandırma localisation i.
belirli bir bölge ile sınırlandırma localization i.
sınırlandırma getirmek impose restriction f.
sınırlandırma getirmek introduce restriction f.
sınırlandırma getirmek place restriction f.
Law
sorumluluk sınırlandırma limiting liability i.
sorumluluğu sınırlandırma limiting liability i.
Politics
sınırlandırma getirmek introduce restriction f.
sınırlandırma getirmek place restriction f.
sınırlandırma getirmek impose restriction f.
Technical
basınç sınırlandırma mekanizması pressure limiting device i.
sınırlandırma valfi restricting valve i.
sınırlandırma pulu restricting washer i.
sınırlandırma jeti restricting jet i.
sınırlandırma flenci restricting flange i.
sınırlandırma burcu restrictor bushing i.
Telecom
şebeke kanal sınırlandırma teçhizatı network channel terminating equipment i.
Religious
yahudi takviminde daha az sınırlandırma içeren beş oruç gününden biri minor fast day i.
Military
masraf sınırlandırma usulü object classification i.
stratejik silahları sınırlandırma görüşmeleri strategic arms limitation talks i.