tamir etmek

"tamir etmek" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 43 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	tamir etmek	repair f.
I would also point out that it is more profitable from an economic point of view to anticipate than to repair. Ayrıca ekonomik açıdan öngörmenin tamir etmekten daha karlı olduğunu da belirtmek isterim. More Sentences
2	Yaygın Kullanım	tamir etmek	fix f.
Get that prop fixed, and check out the tail. Pervaneyi tamir ettirin ve kuyruğu kontrol edin. More Sentences
3	Yaygın Kullanım	tamir etmek	mend f.
I got Tom to mend my shoes. Tom'a ayakkabılarımı tamir ettirdim. More Sentences
General
4	Genel	tamir etmek	repair f.
The flash drive containing the list of sleeper cells has been damaged, and he needs somebody to repair it. Uyuyan hücrelerin listesini içeren flash bellek hasar görmüş ve tamir etmesi için birine ihtiyacı var. More Sentences
5	Genel	tamir etmek	fix f.
Our truck broke down and it took a whole day to fix. Kamyonumuz bozuldu ve tamir edilmesi bütün bir gün sürdü. More Sentences
6	Genel	tamir etmek	mend f.
Your shoes want mending. Ayakkabılarının tamir edilmesi gerekiyor. More Sentences
7	Genel	tamir etmek	remedy f.
Our contractors agreed to remedy the broken chimney. Müteahhitlerimiz kırık bacayı tamir etmeyi kabul etti. More Sentences
Technical
8	Teknik	tamir etmek	mend f.
She mended her socks. Çoraplarını tamir etti. More Sentences
9	Teknik	tamir etmek	fix f.
Our truck broke down and it took a whole day to fix. Kamyonumuz bozuldu ve tamir edilmesi tam bir gün sürdü. More Sentences
10	Teknik	tamir etmek	repair f.
He said the flash drive containing the list of sleeper cells had been damaged, and he needed somebody to repair it. Uyuyan hücrelerin listesini içeren flaş belleğin hasar gördüğünü ve tamir edecek birine ihtiyacı olduğunu söyledi. More Sentences
General
11	Genel	tamir etmek	do up f.
12	Genel	tamir etmek	refit f.
13	Genel	tamir etmek	tinker f.
14	Genel	tamir etmek	put into commission f.
15	Genel	tamir etmek	redintegrate f.
16	Genel	tamir etmek	rehabilitate f.
17	Genel	tamir etmek	debug f.
18	Genel	tamir etmek	patch together f.
19	Genel	tamir etmek	overhaul f.
20	Genel	tamir etmek	renovate f.
21	Genel	tamir etmek	recondition f.
22	Genel	tamir etmek	doctor f.
23	Genel	tamir etmek	service f.
24	Genel	tamir etmek	bodge f.
25	Genel	tamir etmek	rebuild f.
26	Genel	tamir etmek	fix over f.
27	Genel	tamir etmek	fix up f.
28	Genel	tamir etmek	rectify f.
29	Genel	tamir etmek	make good f.
30	Genel	tamir etmek	restore f.
31	Genel	tamir etmek	rewamp f.
32	Genel	tamir etmek	redub f.
33	Genel	tamir etmek	undo f.
34	Genel	tamir etmek	beete f.
35	Genel	tamir etmek	bete f.
36	Genel	tamir etmek	heal f.
37	Genel	tamir etmek	dight [scotland] f.
38	Genel	tamir etmek	fettle [dialect] [uk] f.
Phrasals
39	Öbek Fiiller	tamir etmek	touch on f.
40	Öbek Fiiller	tamir etmek	vamp up f.
41	Öbek Fiiller	tamir etmek	cure of f.
42	Öbek Fiiller	tamir etmek	fix up f.
Archaic
43	Eski Kullanım	tamir etmek	amend f.

"tamir etmek" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 41 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	arabayı tamir etmek	fix the car f.
I fixed the car yesterday. Dün arabayı tamir ettim. More Sentences
2	Genel	bilgisayarı tamir etmek	fix the computer f.
I'm not able to fix the computer. Bilgisayarı tamir edemiyorum. More Sentences
3	Genel	bisikleti tamir etmek	fix the bike f.
I fixed the bike yesterday. Dün bisikleti tamir ettim. More Sentences
4	Genel	bisikleti tamir etmek	fix the bicycle f.
I was asked to fix the bicycle. Bisikleti tamir etmem istendi. More Sentences
5	Genel	tamir etmek ayakkabı	cobble i.
6	Genel	eğreti bir şekilde tamir etmek	patch f.
7	Genel	bir şeyi eğreti bir şekilde tamir etmek	patch something up f.
8	Genel	seloteyple tamir etmek	sellotape f.
9	Genel	kıçını tamir etmek (pantolon)	seat f.
10	Genel	bir şeyi eğreti bir şekilde tamir etmek	patch something together f.
11	Genel	üstünkörü tamir etmek	tinker f.
12	Genel	araba tamir etmek	repair a car f.
13	Genel	ayakkabı tamir etmek	cobble f.
14	Genel	bir yeri tamir etmek	fix a place up f.
15	Genel	oturağını tamir etmek	seat f.
16	Genel	televizyonu tamir etmek	fix the television f.
17	Genel	telefonu tamir etmek	repair the telephone f.
18	Genel	ayakkabı tamir etmek	repair shoes f.
19	Genel	televizyonu tamir etmek	repair the television f.
20	Genel	evdeki eşyaları tamir etmek	fix things at home f.
21	Genel	esnek odunsu malzeme ile desteklemek, tamir etmek	cane f.
22	Genel	parçasını değiştirerek tamir etmek	furbish up f.
23	Genel	tekrar tamir etmek	remend f.
24	Genel	çitleri tamir etmek/onarmak	mend (one's) fences f.
25	Genel	acemice tamir etmek	clamper [scotland] f.
26	Genel	boru tamir etmek	plumb f.
Phrasals
27	Öbek Fiiller	örerek tamir etmek	knit up f.
28	Öbek Fiiller	(duvarı/bacayı vb) tamir etmek	point something up f.
29	Öbek Fiiller	yapıştırıp tamir etmek	cement together f.
30	Öbek Fiiller	bir şeyi tamir etmek	fix something over f.
31	Öbek Fiiller	bantla yapıştırarak tamir etmek	tape up f.
32	Öbek Fiiller	(bir şeyi) tamir etmek	work on (something) f.
33	Öbek Fiiller	üstünkörü tamir etmek	coggle (up) [dialect] f.
Colloquial
34	Konuşma Dili	tamir ediyorum veya yapıyorum diye bir şeyin içine etmek	bodge f.
35	Konuşma Dili	bir şeyi düzenlemek, tamir etmek	do something up f.
Technical
36	Teknik	kabaca tamir etmek	tinker f.
Marine
37	Denizcilik	yan yatmış gemiyi tamir etmek	careen f.
38	Denizcilik	yan yatmış gemiyi tamir etmek	careen f.
Slang
39	Argo	(bir şeyi) yarım yamalak tamir etmek	monkey-fart with (something) f.
40	Argo	için tamir etmek	fix for f.
British Slang
41	İngiliz Argosu	gelişigüzel yapmak/tamir etmek	bodge f.