| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| Trade/Economic | ||||
| Ticaret/Ekonomi | tariff barriers i. | tarife engelleri | ||
|
We need to break down all the tariff barriers and phase out all the obstacles to trade. Tüm tarife engellerini yıkmamız ve ticaretin önündeki tüm engelleri aşamalı olarak kaldırmamız gerekiyor. More Sentences |
||||
| Telecom | ||||
| Telekom | tariff barriers i. | tarife engelleri | ||
|
It is tariff barriers, and not free trade, which create poverty. Yoksulluğu yaratan serbest ticaret değil, tarife engelleridir. More Sentences |
||||
| Trade/Economic | ||||
| Ticaret/Ekonomi | tariff barriers i. | gümrük engelleri | ||
| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| Trade/Economic | ||||
| Ticaret/Ekonomi | non-tariff barriers i. | tarife dışı engeller | ||
|
Non-tariff barriers also constitute major obstacles to accessing the European Union market. Tarife dışı engeller de Avrupa Birliği pazarına erişimin önünde önemli bir engel teşkil etmektedir. More Sentences |
||||
| Ticaret/Ekonomi | non-tariff barriers i. | gümrük tarifesi dışı engeleri | ||
| Ticaret/Ekonomi | non-tariff barriers i. | ithalatı kısıtlamak için kullanılan gümrük tarifesi dışı önlemler | ||
| Ticaret/Ekonomi | non-tariff barriers i. | tarife dışı engel | ||
| Politics | ||||
| Siyasal | non-tariff barriers to trade i. | ticarette tarife dışı engeller | ||
| Siyasal | para-tariff barriers i. | tarife benzeri engeller | ||
| Siyasal | non tariff barriers to trade i. | ticarette tarife dışı engeller | ||
| Siyasal | non tariff barriers i. | tarife dışı engeller | ||
