| İngilizce | Türkçe | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| Genel | toaster i. | ekmek kızartma makinesi | ||
|
Tom put two slices of bread into the toaster and pushed down on the lever. Tom ekmek kızartma makinesine iki dilim ekmek koydu ve kolu aşağı itti. More Sentences |
||||
| Gastronomy | ||||
| Mutfak | toaster i. | ekmek kızartma makinesi | ||
|
Tom plans to throw away his old toaster. Tom, eski ekmek kızartma makinesini atmayı planlıyor. More Sentences |
||||
| Mutfak | toaster i. | tost makinesi | ||
|
Tom found a half-eaten apple behind the toaster. Tom tost makinesinin arkasında yarısı yenmiş bir elma buldu. More Sentences |
||||
| General | ||||
| Genel | toaster i. | ekmek kızartıcısı (elektrikli) | ||
| Genel | toaster i. | ekmek kızartıcı | ||
| Genel | toaster i. | insanları kadeh kaldırmaya davet eden kimse | ||
| Tobacco | ||||
| Tütün | toaster i. | kesilmiş tütünün geçirildiği ısıtılmış eğimli bir silindir | ||
| Literature | ||||
| Edebiyat | toaster i. | (siyahi amerikalı geleneğinde) kafiyeli anlatı şiiri yazan kimse | ||
| İngilizce | Türkçe | |
|---|---|---|
| General | ||
| Genel | electric toaster i. | elektrikli ekmek kızartıcısı |
| Genel | four-slice toaster i. | dört dilimli ekmek kızartma makinesi |
| Genel | two-slice toaster i. | ikili ekmek kızartma makinesi |
| Genel | four-slice toaster i. | dörtlü ekmek kızartma makinesi |
| Genel | two-slice toaster i. | iki dilimli ekmek kızartma makinesi |
| Computer | ||
| Bilgisayar | toaster window i. | beliren pencere |
| Gastronomy | ||
| Mutfak | toaster oven i. | mini fırın |
| Mutfak | sandwich toaster i. | tost makinesi |
| Slang | ||
| Argo | toaster (rap slang) i. | silah |
| Argo | toaster (rap slang) i. | tabanca |
