İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | trading i. | ticaret | ||
Trading is not permitted under MARPOL Annex VI. MARPOL Ek VI kapsamında ticarete izin verilmemektedir. More Sentences |
||||
Genel | trading i. | işlem | ||
Some grandmothers bake pies - and some of them trade to be millionaires. Bazı büyükanneler turta pişiriyor, bazıları ise milyoner olmak için borsada işlem yapıyor. More Sentences |
||||
Genel | trading s. | ticari | ||
However, INTERREG did not meet the expectations raised as a basis for developing these trading relations. Ancak INTERREG, bu ticari ilişkilerin geliştirilmesi için bir temel olarak ortaya konan beklentileri karşılamamıştır. More Sentences |
||||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | trading i. | ticaret | ||
The emissions trading scheme is a centrepiece of that action and a strong signal of that commitment. Emisyon ticareti programı bu eylemin en önemli parçasıdır ve bu taahhüdün güçlü bir işaretidir. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | trading i. | iş hacmi | ||
Genel | trading i. | ticaret yapma | ||
Genel | trading i. | alışveriş | ||
Genel | trading i. | işlem görme | ||
Genel | trading i. | alım satım yapma | ||
Genel | trading s. | tüccarlar ve müşterilerin sık gelip gittiği | ||
Genel | trading s. | alışverişin yoğun olduğu | ||
Genel | trading s. | rüşvetçi | ||
Genel | trading s. | komisyoncu | ||
Genel | trading s. | dalavereyle iş gören | ||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | trading i. | alışveriş | ||
Ticaret/Ekonomi | trading i. | borsada kısa süreli alım ve satımlar | ||
Ticaret/Ekonomi | trading i. | değiş tokuş | ||
Insurance | ||||
Sigortacılık | trading i. | sefer sahası |