uçsuz

"uçsuz" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 8 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	uçsuz	without a point s.
2	Genel	uçsuz	endless s.
3	Genel	uçsuz	untipped s.
4	Genel	uçsuz	pointless s.
5	Genel	uçsuz	unpointed s.
6	Genel	uçsuz	extremeless s.
Technical
7	Teknik	uçsuz	jagless s.
8	Teknik	uçsuz	pointless s.

"uçsuz" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 32 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	uçsuz bucaksız	endless s.
Latin America isn't an endless communist jungle. Latin Amerika uçsuz bucaksız bir komünist ormanı değil. More Sentences
2	Genel	uçsuz bucaksız	immense s.
Sailors spend weeks or months in the immense ocean. Denizciler uçsuz bucaksız okyanusta haftalar ya da aylar geçirirler. More Sentences
3	Genel	uçsuz bucaksız	vast s.
Instead, let's pray for one another under this vast beautiful blue sky. Bunun yerine, bu uçsuz bucaksız güzel mavi gökyüzünün altında birbirimiz için dua edelim. More Sentences
4	Genel	uçsuz bucaksız olma	immensity i.
5	Genel	uçsuz bucaksız arazi	vastness i.
6	Genel	uçsuz bucaksızlık	pointlessness i.
7	Genel	uçsuz havlu askısı	towel holder i.
8	Genel	uçsuz bucaksız orman	a vast forest i.
9	Genel	uçsuz bucaksız olma	vastity i.
10	Genel	uçsuz bucaksız olma	immense i.
11	Genel	uçsuz bucaksız uzanmak	endlessly stretch (out) f.
12	Genel	uçsuz bucaksız uzanmak	endlessly extend along f.
13	Genel	uçsuz bucaksız	broad s.
14	Genel	uçsuz bucaksız	limitless s.
15	Genel	uçsuz bucaksız	spaceless s.
16	Genel	sivri uçsuz	unbarbed s.
17	Genel	uçsuz bucaksız	universal s.
18	Genel	uçsuz bucaksız	everlasting s.
19	Genel	uçsuz bucaksız	hugy [obsolete] s.
20	Genel	uçsuz bucaksız	leviathan s.
21	Genel	uçsuz bucaksız	oceanic s.
22	Genel	uçsuz bucaksız	infinite s.
23	Genel	uçsuz bucaksız	interminated [obsolete] s.
24	Genel	uçsuz bucaksız	slashing s.
25	Genel	uçsuz bucaksız	sumless s.
Idioms
26	Deyim	uçsuz bucaksız mavilik	the wide blue yonder i.
27	Deyim	uçsuz bucaksız gökyüzü/deniz	the wide blue yonder i.
28	Deyim	uçsuz bucaksız mavilik	the wild blue yonder i.
29	Deyim	uçsuz bucaksız gökyüzü/deniz	the wild blue yonder i.
30	Deyim	uçsuz bucaksız	as far as the eye can/could see expr.
Computer
31	Bilgisayar	bir girildi mi çıkılamayan uçsuz bucaksız paylaşım/içerik silsilesi	rabbit hole i.
Archaic
32	Eski Kullanım	uçsuz bucaksız	vasty s.