İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | unpredictability i. | tahmin edilemezlik | ||
What makes English difficult is its unpredictability. İngilizceyi zor yapan şey tahmin edilemezliğidir. More Sentences |
||||
Genel | unpredictability i. | öngörülemezlik | ||
Sami was known for his unpredictability and aggressiveness. Sami öngörülemezliği ve saldırganlığıyla tanınıyordu. More Sentences |