| 1 |
adaptable |
uyarlanabilir |
adj. |
|
- It should recognise and be adaptable to the diversity of the different European market structures.
- Yasa, farklı Avrupa pazar yapılarının çeşitliliğini tanımalı ve bu çeşitliliğe uyarlanabilmelidir.
- It should recognise and be adaptable to the diversity of the different European market structures.
- Farklı Avrupa piyasa yapılarının çeşitliliğini tanımalı ve bunlara uyarlanabilir olmalıdır.
- Of course we need systems to be flexible and adaptable, but we also need them to be modern.
- Elbette sistemlerin esnek ve uyarlanabilir olmasına ihtiyacımız var ama aynı zamanda modern olmaları da gerekiyor.
- The annexes to the regulation are technical and should therefore be adaptable using the comitology procedure.
- Tüzüğün ekleri tekniktir ve bu nedenle komitoloji prosedürü kullanılarak uyarlanabilir olmalıdır.
- It should also make them more transparent, predictable and adaptable to changing circumstances.
- Aynı zamanda onları daha şeffaf, öngörülebilir ve değişen koşullara uyarlanabilir hale getirmelidir.
Show More (2)
|
| 2 |
adaptable |
uyum sağlayan |
adj. |
|
- The problem lies in encouraging people to be adaptable.
- Sorun, insanları uyum sağlamaya teşvik etmekte yatmaktadır.
- We're adaptable.
- Biz uyum sağlayabiliriz.
- Tom is adaptable.
- Tom uyum sağlayabilir.
- I think Tom is adaptable.
- Bence Tom uyum sağlayabilir.
- I'm adaptable.
- Uyum sağlayabilirim.
Show More (2)
|
| 3 |
adaptable |
uyumlu |
adj. |
|
- Tom isn't very adaptable.
- Tom pek uyumlu değil.
- Tom isn't very adaptable.
- Tom çok uyumlu değil.
Show More (-1)
|
| 4 |
adaptable |
uygun |
adj. |
|
- I think Tom is adaptable.
- Tom'un uygun olduğunu düşünüyorum.
Show More (-2)
|
