be based on - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
be based on dayanmak v.
  • Blood donations must therefore remain based on the principles of free consent, anonymity and benevolence.
  • Dolayısıyla kan bağışları özgür rıza, anonimlik ve yardımseverlik ilkelerine dayanmaya devam etmelidir.
  • They are autonomous, even though their policy programmes are based on the political movements.
  • Politika programları siyasi hareketlere dayansa da özerktirler.
  • I welcome the fact that the applicable control measures are based on objectives that are set every three years.
  • Uygulanabilir kontrol tedbirlerinin her üç yılda bir belirlenen hedeflere dayanmasını memnuniyetle karşılıyorum.
Show More (32)
be based on bağlı olmak v.
  • Not everything should be based on money.
  • Her şey paraya bağlı olmamalı.
Show More (-2)