brass - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
brass pirinç adj., n.
  • Tom is in a brass quintet.
  • Tom pirinç beşlisinde.
  • Gold is similar in color to brass.
  • Altın renk olarak pirinç madenine benzer.
  • Brass is an alloy of copper and zinc.
  • Pirinç, bakır ve çinkodan oluşan bir alaşımdır.
Show More (0)
brass para n.
  • Such a thing could only occur to a functionary who has never had to put even a brass farthing into his own industry.
  • Böyle bir şey ancak kendi sanayisine bir kuruş bile para yatırmak zorunda kalmamış bir memurun aklına gelebilir.
Show More (-2)