|
- The second pillar is the virtual campus.
- İkinci ayak sanal kampüs.
- We are trying to create an equal space within the campus.
- Biz üniversite kampüslerinde benzer bir ortam yaratmaya çalışıyoruz.
- Another opportunity we have is our school campus.
- Elimizdeki bir diğer imkan da okul kampüsümüz.
- We are trying to create an equal space within the campus.
- Kampüs içinde buna eşdeğer bir alan yaratmaya çalışıyoruz.
- We are trying to create an equal space within the campus.
- Kampüs içinde dengeli bir alan yaratmaya çabalıyoruz.
- Another opportunity we have is our school campus.
- Sahip olduğumuz bir başka imkan ise okul kampüsümüz.
- Another opportunity we have is our school campus.
- Bir diğer olanağımız da okul kampüsümüz.
- The campus is beautiful.
- Kampüs güzeldir.
- Tom showed me around the campus.
- Tom bana kampüsü gezdirdi.
- What a beautiful campus!
- Ne güzel bir kampüs!
- The university where I teach has a beautiful campus.
- Benim öğretmenlik yaptığım üniversitenin güzel bir kampüsü var.
- Rape is a serious problem on college campuses.
- Tecavüz üniversite kampüslerinde ciddi bir problem.
- Tom found a good restaurant not too far from our campus.
- Tom kampüsümüzden çok uzak olmayan iyi bir restoran buldu.
- Our university has a beautiful campus.
- Üniversitemizin güzel bir kampüsü var.
- Could you show me the campus?
- Bana kampüsü gösterir misin?
- Tom rented a place near the campus.
- Tom, kampüsün yakınında bir yer kiraladı.
- Tom wanted to live close to the campus.
- Tom kampüse yakın bir yerde yaşamak istiyordu.
- How many cafeterias are on this campus?
- Bu kampüste kaç tane kafeterya var?
- It will not be long before the cherry blossoms on our campus come out.
- Çok geçmeden kampüsümüzdeki kiraz çiçekleri çıkar.
- She showed me around the campus.
- Bana kampüsü gezdirdi.
- In the center of the university campus stands the statue of the founder.
- Üniversite kampüsünün merkezinde kurucusunun heykeli duruyor.
- It takes fifteen minutes to walk from here to the campus.
- Buradan kampüse yürümek on beş dakika sürer.
- Our campus festival is to be held next week.
- Kampüs festivalimiz önümüzdeki hafta yapılacak.
- The campus is nice.
- Kampüs güzel.
- It will not be long before the cherry blossoms on our campus come out.
- Yakında, kampüsümüzdeki kiraz çiçekleri açacak.
- Are you going back to the campus?
- Kampüse geri mi dönüyorsun?
- Tom wants to find a place to live close to the campus.
- Tom yaşamak için kampüse yakın bir yer bulmak istiyor.
- Sami was on the campus.
- Sami kampüsteydi.
- The campus is beautiful.
- Kampüs çok güzel.
- There is no smoking allowed on our campus.
- Kampüsümüzde sigara içmek yasaktır.
- Tom is somewhere here on the campus.
- Tom burada, kampüste bir yerde.
- This campus is beautiful.
- Bu kampüs çok güzel.
- My school is getting ready for the campus music festival.
- Okulum kampüs müzik festivali için hazırlanıyor.
- The university where I teach has a beautiful campus.
- Ders verdiğim üniversitenin çok güzel bir kampüsü var.
- The University Administration decided to set up a branch campus in New York.
- Üniversite Yönetimi, New York'ta bir şube kampüs kurmaya karar verdi.
- The University Administration decided to set up a branch campus in New York.
- Üniversite Yönetimi New York'ta bir şube kampüsü kurmaya karar verdi.
- It's a fifteen minute walk from here to the campus.
- Buradan kampüse yürümek on beş dakika sürer.
- We met in a coffee shop near the campus.
- Kampüs yakınındaki bir kafede buluştuk.
- This campus is beautiful.
- Bu kampüs güzel.
- Our campus festival is to be held next week.
- Bizim kampüs festivali önümüzdeki hafta yapılacak.
- In the center of the university campus stands the statue of the founder.
- Üniversite kampüsünün ortasında kurucunun heykeli duruyor.
- Tom rented a place near the campus.
- Tom kampüse yakın bir yer kiraladı.
- Tom wanted to live close to the campus.
- Tom, kampüse yakın yaşamak istedi.
- Is it OK to drink beer on your university campus?
- Üniversitenizin kampüsünde bira içmek uygun mu?
- She showed me around the campus.
- O, bana kampüsü gezdirdi.
- Could you show me the campus?
- Bana kampüsü gezdirebilir misiniz?
- Rape is a serious problem on college campuses.
- Tecavüz, üniversite kampüslerinde ciddi bir sorundur.
- Are you going back to the campus?
- Kampüse geri gidiyor musun?
Show More (45)
|
