|
- The artificial deepening of rivers or the discharge of harmful substances threatens the stock of crabs.
- Nehirlerin yapay olarak derinleştirilmesi veya zararlı maddelerin boşaltılması yengeç stoklarını tehdit etmektedir.
- Tourists come to my coast, for example, for the crabs.
- Örneğin turistler benim sahilime yengeçler için gelirler.
- The crabs will have to fast, until the next carcass drifts down.
- Yengeçler, bir sonraki leş tabana inene kadar oruç tutmak zorunda kalacaktır.
- The crabs will have to fast, until the next carcass drifts down.
- Yengeçler, bir sonraki leş dibe sürüklenene kadar oruç tutmak zorunda kalacak.
- The crabs will have to fast, until the next carcass drifts down.
- Bir sonraki leş dibe ininceye kadar yengeçlerin oruç tutması gerekecek.
- European green crabs are invading North America.
- Avrupa yeşil yengeçleri Kuzey Amerika'yı istila ediyor.
- The crab is an animal that lives at sea.
- Yengeç, denizde yaşayan bir hayvandır.
- You can't teach a crab how to walk straight.
- Bir yengece nasıl düz yürüyeceğini öğretemezsin.
- Do you know how to cook a crab?
- Yengeç nasıl pişirilir biliyor musun?
- Do you prefer lobster or crab?
- Istakoz mu yoksa yengeç mi tercih ediyorsunuz?
- The crab is an animal that lives at sea.
- Yengeç denizde yaşayan bir hayvandır.
- Do you know how to cook a crab?
- Bir yengeci nasıl pişireceğini biliyor musun?
- Do you prefer lobster or crab?
- Istakoz mu yoksa yengeç mi tercih edersin?
- A heron, a crab, lots of fish and other creatures used to live in a pond.
- Bir balıkçıl, bir yengeç, bir sürü balık ve diğer canlılar bir gölette yaşardı.
- I regard crab as a great delicacy.
- Benim için yengeç muhteşem bir lezzettir.
Show More (12)
|