degrading - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
degrading aşağılayıcı adj.
  • That also means protection from degrading and inhumane treatment.
  • Bu aynı zamanda aşağılayıcı ve insanlık dışı muameleden korunma anlamına da gelmektedir.
  • The death penalty is the cruellest, most inhumane and degrading penalty.
  • Ölüm cezası en zalim, en insanlık dışı ve en aşağılayıcı cezadır.
  • Both media are also used for criminal and degrading purposes.
  • Her iki medya da suç ve aşağılayıcı amaçlar için kullanılmaktadır.
Show More (5)
degrading onur kırıcı adj.
  • The death penalty violates the right to life and is degrading.
  • İdam cezası yaşam hakkını ihlal eder ve onur kırıcıdır.
  • The death penalty violates the right to life and is degrading.
  • Ölüm cezası yaşam hakkını ihlal eder ve onur kırıcıdır.
Show More (-1)