Tureng - dressed - Englisch Türkisch Sätze

Verlauf

	Englisch	Türkisch
1	dressed	giyinmiş	adj.
	Miss Europe, dressed in a miniskirt, was the ring girl, holding a board bearing the words 'First round'. Mini etek giymiş olan Avrupa Güzeli, elinde 'Birinci Raunt' yazılı bir pano tutan ring kızıydı. Miss Europe, dressed in a miniskirt, was the ring girl, holding a board bearing the words 'First round'. Mini etek giymiş olan Avrupa Güzeli ringin kızıydı ve elinde 'İlk tur' yazılı bir pano tutuyordu. She was dressed like a slut. Yelloz gibi giyinmişti. She was dressed like a slut. Yosma gibi giyinmişti. You're dressed too warmly. Çok sıkı giyinmişsiniz. Tom was dressed in casual clothing. Tom gündelik giysiler giyinmişti. She was dressed like a slut. Orospu gibi giyinmişti. She was dressed like a whore. Motor gibi giyinmişti. Tom dressed up as Santa Claus. Tom Noel Baba gibi giyinmiş. Tom wasn't dressed yet. Tom henüz giyinmemişti. He was dressed in an old coat that had seen better days. Daha iyi günler görmüş eski bir palto giymişti. Sami dressed in thick clothes to protect himself from the cold. Sami kendini soğuktan korumak için kalın kıyafetler giymişti. She was dressed like a slut. Kaltak gibi giyinmişti. The last time I saw Mary she was dressed in a nurse's uniform. Mary'yi son gördüğümde hemşire üniforması giymişti. Sami dressed in his wife's clothes. Sami karısının kıyafetlerini giymişti. Tom is dressed appropriately. Tom uygun şekilde giyinmiş. Tom wasn't dressed like the other boys. Tom diğer çocuklar gibi giyinmemişti. Tom is dressed for work. Tom iş için giyinmiş. She was dressed like a bitch. Sürtük gibi giyinmişti. She was dressed like a slut. Aşüfte gibi giyinmişti. Why are you dressed like an old man? Neden yaşlı bir adam gibi giyindin? She was dressed like a bitch. Bir kaltak gibi giyinmişti. Tom is dressed very nicely. Tom çok güzel giyinmiş. She was dressed like a whore. Kokot gibi giyinmişti. She was dressed like a whore. Yollu gibi giyinmişti. She cut off all her beautiful long brown hair and dressed herself in boy's clothes. Güzelim uzun kahverengi saçlarını kesmiş ve erkek kıyafetleri giymiş. Tom was dressed in his pajamas when he answered the door. Tom kapıyı açtığında pijamalarını giymişti. Tom is already dressed for work. Tom zaten iş için giyinmiş. Tom isn't dressed yet. Tom henüz giyinmedi. Tom is neatly dressed. Tom düzgün giyinmiş. She is neatly dressed. Düzgün giyinmiş. I am dressed in red from head to toe. Tepeden tırnağa kadar kırmızı giyinmiştim. Tom dressed up as a pirate for Halloween. Tom Cadılar Bayramı için korsan gibi giyinmişti. Sami dressed like a ninja assassin. Sami ninja suikastçısı gibi giyinmişti. She was dressed like a bitch. Yosma gibi giyinmişti. She was dressed like a slut. Şıllık gibi giyinmişti. Layla dressed nicely. Layla güzel giyinmişti. The girls weren't dressed properly. Kızlar düzgün giyinmemişler. Tom is dressed a little more casually than usual. Tom her zamankinden biraz daha rahat giyinmiş. She was dressed like a whore. Hafifmeşrep giyinmişti. She was dressed like a bitch. Paçoz gibi giyinmişti. Tom is dressed a little more casually than usual. Tom her zamankinden biraz daha sıradan giyinmiş. Tom was dressed completely in black. Tom baştan aşağı siyah giyinmişti. Sami dressed very nice. Sami çok güzel giyinmişti. We're not dressed. Biz giyinmedik. He dressed up as a woman. Kadın gibi giyinmiş. She was dressed like a whore. Kaşar gibi giyinmişti. Tom is dressed exactly like John today. Tom bugün tıpkı John gibi giyinmiş. Tom dressed up for the party. Tom parti için giyinmiş. Why are you all dressed up? Neden böyle giyindin? She was dressed like a bitch. Hafifmeşrep giyinmişti. I saw a man dressed like a ninja. Ninja gibi giyinmiş bir adam gördüm. Tom dressed as an ancient Egyptian scribe. Tom eski Mısırlı bir yazman olarak giyinmiş. She was dressed like a bitch. Kahpe gibi giyinmişti. She was dressed like a slut. Bir sürtük gibi giyinmişti. I was very warmly dressed, so I came back to take something off. Çok kalın giyinmiştim, bu yüzden bir şeyler çıkarmak için geri döndüm. She was dressed like a whore. Şırfıntı gibi giyinmişti. Are you dressed? Giyindin mi? Are you dressed? Sen giyindin mi? Tom was dressed in casual clothing. Tom rahat bir kıyafet giymişti. She was dressed like an actress. O bir aktris gibi giyinmişti. Tom is dressed very warmly. Tom çok sıkı giyinmiş. She was dressed like a whore. Fahişe gibi giyinmişti. Lee was dressed in his finest clothing. Lee en güzel elbisesini giymişti. She was dressed like a slut. Kevaşe gibi giyinmişti. Tom is now dressed in casual clothes. Tom şimdi gündelik kıyafetler giyiyor. Excuse me for being dressed like this. Böyle giyinmiş olduğum için özür dilerim. She was dressed like a whore. Kevaşe gibi giyinmişti. She was dressed like a whore. Yosma gibi giyinmişti. Tom dressed up as a woman. Tom kadın gibi giyinmişti. She was dressed like a whore. Aşüfte gibi giyinmişti. You're dressed too warmly, aren't you? Çok kalın giyinmişsin, değil mi? I was dressed up as a girl at the school festival. Okul festivalinde kız gibi giyinmiştim. She was dressed to kill. Öldürmek için giyinmişti. She was dressed like a bitch. Orospu gibi giyinmişti. She was dressed like a bitch. Kevaşe gibi giyinmişti. I'm not dressed. Ben giyinmedim. The last time I saw Mary she was dressed in a nurse's uniform. Mary'yi son gördüğümde o bir hemşire üniforması giymişti. They were all dressed up as clowns. Onların hepsi palyaço gibi giyinmişlerdi. He dressed himself like a hermit for the party last night. O dün geceki parti için bir keşiş gibi giyinmiş. She was dressed like a slut. Şırfıntı gibi giyinmişti. He dressed very modestly. Çok gösterişsiz giyinmişti. The girls weren't dressed properly. Kızlar düzgün biçimde giyinmediler. Tom is now dressed in casual clothes. Tom şimdi rahat kıyafetler giymiş. The widow was dressed in black. Dul kadın siyah giyinmişti. She was dressed like a bitch. Kaşar gibi giyinmişti. Mary was dressed in leather. Mary deri giymişti. She was dressed in a red blouse. Kırmızı bir bluz giymişti. She was dressed like a whore. Paçoz gibi giyinmişti. She was dressed like a bitch. Kokot gibi giyinmişti. Sami dressed well. Sami iyi giyinmişti. She was dressed like an actress. Bir aktris gibi giyinmişti. She was dressed like a whore. Şıllık gibi giyinmişti. Why are you dressed like that? Neden böyle giyindin? She is dressed like a bride. Bir gelin gibi giyinmiş. Lee was dressed in his finest clothing. Lee en iyi kıyafetlerini giymişti. She was dressed like a slut. Hafifmeşrep giyinmişti. Tom was neatly dressed. Tom düzgün giyinmişti. She was dressed like a slut. Kokot gibi giyinmişti. She was dressed like a bitch. Aşüfte gibi giyinmişti. You're not going to the party dressed like that, are you? Partiye böyle giyinmiş gitmiyorsun, değil mi? Tom was dressed appropriately. Tom uygun şekilde giyinmişti. She was dressed like a whore. Yelloz gibi giyinmişti. They were plainly dressed. Sade giyinmişlerdi. Tom is dressed exactly like John today. Tom bugün tam olarak John gibi giyinmiş. Each of the girls was dressed neatly. Kızların her biri düzgün giyinmişti. She was dressed like a slut. Kaşar gibi giyinmişti. Why aren't you dressed yet? Neden hala giyinmedin? They were all dressed up as clowns. Hepsi palyaço gibi giyinmişti. He's well dressed. O iyi giyinmiş. Sami was dressed in cowboy attire. Sami kovboy kıyafetleri giymişti. Tom is well dressed. Tom iyi giyinmiş. Layla dressed sexy. Leyla seksi giyinmişti. Tom dressed casually. Tom rahat giyinmişti. Everyone was dressed in black. Herkes siyah giyinmişti. He's well dressed. İyi giyinmiş. Kim is dressed in a very attractive manner. Kim çok çekici bir şekilde giyinmiş. Tom was neatly dressed. Tom tertemiz giyinmişti. She was dressed like a slut. Motor gibi giyinmişti. Tom is dressed. Tom giyinmiş. Each of the girls was dressed neatly. Kızların her biri düzgün bir şekilde giyinmişti. She was dressed like a bitch. Kaltak gibi giyinmişti. He dressed himself like a hermit for the party last night. Dün geceki parti için münzevi gibi giyinmiş. Why are you dressed? Neden giyindin? She was dressed in black. Siyah giyinmişti. Tom wasn't dressed like the other boys. Tom diğer oğlanlar gibi giyinmedi. Aren't you dressed yet? Daha giyinmediniz mi? Kim is dressed in a very attractive manner. Kim çok çekici bir biçimde giyinmiş. Tom is dressed appropriately. Tom usturuplu giyinmiş. Tom was dressed, as always, in black. Tom her zamanki gibi siyah giyinmişti. She was dressed like a whore. Kaltak gibi giyinmişti. Tom dressed like a girl. Tom bir kız gibi giyinmişti. Why are you dressed up? Sen neden giyindin? She was dressed in a faded cotton skirt. Rengi solmuş pamuklu bir etek giymişti. Why is Tom dressed like that? Tom neden böyle giyinmiş? Why is Tom dressed like that? Neden Tom öyle giyinmiş? Aren't you dressed yet? Daha giyinmedin mi? You shouldn't be dressed that way. Bu şekilde giyinmemeliydin. I'm not dressed yet. Ben hâlâ giyinmedim. She was dressed all in white for the wedding. Düğün için bembeyaz giyinmişti. She was dressed like a bitch. Fahişe gibi giyinmişti. She was dressed in wool. Yün giymişti. She was dressed to impress. Etkilemek için giyinmişti. He is dressed in an old tweed suit. Eski bir tüvit takım giymiştir. Kim is dressed very attractively. Kim çok çekici giyinmiş. She was dressed like a whore. Bir fahişe gibi giyinmişti. She was dressed like a bitch. Yelloz gibi giyinmişti. Mary was dressed to kill. Mary öldürmek için giyinmişti. The women in this film are dressed in a very conventional way. Bu filmdeki kadınlar çok geleneksel bir şekilde giyinmişler. He dressed very modestly. Çok mütevazı giyinmiş. She was dressed like a bitch. Motor gibi giyinmişti. She was dressed like a bitch. Yollu gibi giyinmişti. I'm not dressed yet. Henüz giyinmedim. She was dressed like a slut. Kahpe gibi giyinmişti. You shouldn't be dressed that way. O şekilde giyinmemen gerekirdi. She was dressed like a whore. Kahpe gibi giyinmişti. Mary dressed up as a witch. Mary bir cadı gibi giyinmiş. Tom wasn't dressed yet. Tom henüz giyinmedi. Why aren't you dressed yet? Neden daha giyinmedin? She was dressed like a whore. Orospu gibi giyinmişti. She was dressed in a red blouse. O kırmızı bir bluz giymişti. Tom is dressed nicely. Tom güzel giyinmiş. He was dressed in black. Siyah giyinmişti. Tom was dressed like a pirate. Tom bir korsan gibi giyinmişti. She was dressed all in black. Tamamen siyah giyinmişti. She dressed like an actress. Bir aktris gibi giyinmiş. She was dressed like a bitch. Şırfıntı gibi giyinmişti. Why are you dressed up like a clown? Neden palyaço gibi giyindin? She was dressed like a slut. Fahişe gibi giyinmişti. Tom is dressed a bit more conservative today than he usually is. Tom bugün her zaman olduğundan biraz daha mazbut giyinmiş. She was dressed to kill. O öldürmek için giyinmişti. He was dressed in an old coat that had seen better days. O çok daha iyi günler görmüş eski bir ceket giyinmişti. She dressed up for the party. Parti için giyinmişti. She was dressed like a slut. Sürtük gibi giyinmişti. She was dressed like a whore. Sürtük gibi giyinmişti. What're you all dressed up for? Neden böyle giyindin? She was dressed like a slut. Paçoz gibi giyinmişti. Tom is dressed for a date. Tom randevu için giyinmiş. Tom dressed as an ancient Egyptian scribe. Tom eski Mısırlı bir katip olarak giyinmiş. She was dressed like a slut. Yollu gibi giyinmişti. Tom was dressed in black. Tom siyah giyinmişti. Tom was nicely dressed. Tom güzel giyinmişti. They were plainly dressed. Onlar sade giyinmişlerdi. Tom was dressed all in black. Tom tamamen siyah giyinmişti. Layla was attractive because she dressed well. Leyla iyi giyinmiş olduğu için çekiciydi. Tom dressed like a girl for Halloween. Tom Cadılar Bayramı için bir kız gibi giyinmiş. Where do you think you're going dressed like that? Öyle giyinmiş nereye gittiğini sanıyorsun? Why aren't you dressed? Neden giyinmedin? Tom isn't dressed appropriately. Tom uygun giyinmemiş. Everybody was very well dressed. Herkes çok iyi giyinmişti. I dressed up as a girl for the school festival. Okul festivali için kız gibi giyinmiştim. Why are you dressed like that? Neden öyle giyindin? Tom is already dressed for work. Tom iş için giyinmiş bile. She was dressed like a bitch. Şıllık gibi giyinmişti. You're dressed too warmly. Çok kalın giyinmişsin. Sami was dressed in black pants and a gray hoodie. Sami siyah bir pantolon ve gri bir kapüşon giymişti. She was dressed in wool. O yünlü giyinmişti. Tom dressed up as Batman. Tom Batman gibi giyinmiş. Show More (195)
2	dressed	giyinik	adj.
	You're not dressed. Giyinik değilsin. You aren't dressed. Giyinik değilsin. Are you still dressed? Hala giyinik misin? Why aren't you dressed? Neden giyinik değilsin? I'm not dressed. Ben giyinik değilim. Are you still dressed? Hâlâ giyinik misin? I don't think Tom is dressed. Tom'un giyinik olduğunu sanmıyorum. You aren't dressed. Giyinik değilsiniz. Why are you dressed up? Neden giyiniksin? We're not dressed. Giyinik değiliz. Why aren't you dressed? Neden giyinik değilsiniz? Show More (8)
3	dressed	giyimli	adj.
	Tom is neatly dressed. Tom düzgün giyimlidir. Mary is always well-groomed and fashionably dressed. Mary her zaman bakımlı ve modaya uygun olarak giyimlidir. Show More (-1)
4	dressed	özenle giyinmiş	adj.
	Each of the girls was dressed neatly. Kızların her biri özenle giyinmişti. Show More (-2)