|
- Do you always drink coffee with your breakfast?
- Sabah kahvaltısında her zaman kahve içer misin?
- Drinking coffee may help you stay awake.
- Kahve içmek uyanık kalmana yardım edebilir.
- Tom never drinks coffee in the afternoon.
- Tom öğleden sonra asla kahve içmez.
- Is he drinking coffee?
- Kahve içiyor mu?
- All the doctors say that I shouldn't drink coffee, but, despite that, I do have a bit now and then when I'm in good company.
- Tüm doktorlar kahve içmemem gerektiğini söylüyor ama buna rağmen, iyi bir arkadaşla olduğumda ara sıra biraz içiyorum.
- He doesn't drink coffee.
- O kahve içmez.
- Tom didn't really feel like drinking coffee.
- Tom'un canı gerçekten kahve içmek istemiyordu.
- I know Tom drinks coffee.
- Tom'un kahve içtiğini biliyorum.
- It's more fun than drinking coffee.
- Kahve içmekten daha eğlenceli.
- I drink coffee instead of milk.
- Süt yerine kahve içerim.
- Do you always drink coffee with your breakfast?
- Kahvaltınızla birlikte her zaman kahve içer misiniz?
- Does Tom drink coffee?
- Tom kahve içer mi?
- Tom doesn't drink coffee.
- Tom kahve içmez.
- They drink coffee.
- Kahve içiyorlar.
- I usually don't drink coffee.
- Genellikle kahve içmem.
- I drink coffee in a cafe.
- Bir kafede kahve içiyorum.
- I used to drink a lot of coffee, but I don't drink coffee anymore.
- Eskiden çok kahve içerdim ama artık içmiyorum.
- Tom never drinks coffee in the afternoon.
- Tom asla öğleden sonra kahve içmez.
- I don't like drinking coffee out of a paper cup.
- Karton bardaktan kahve içmeyi sevmiyorum.
- Tom doesn't like drinking coffee out of a paper cup.
- Tom kağıt bardaktan kahve içmeyi sevmez.
- I never drink coffee.
- Asla kahve içmem.
- I went inside to drink coffee.
- Kahve içmek için içeri girdim.
- I usually drink coffee in the morning before I go to work.
- Genellikle sabahları işe gitmeden önce kahve içerim.
- Tom drinks coffee every day.
- Tom her gün kahve içiyor.
- I didn't drink coffee yesterday, but I did this morning.
- Dün kahve içmedim ama bu sabah içtim.
- I never drink coffee.
- Ben hiç kahve içmem.
- It's more fun than drinking coffee.
- Bu, kahve içmekten daha eğlenceli.
- I drink coffee almost every morning.
- Neredeyse her sabah kahve içerim.
- Does Tom still drink coffee?
- Tom hala kahve içiyor mu?
- When do you drink coffee?
- Ne zaman kahve içersin?
- Tom drinks coffee every day.
- Tom her gün kahve içer.
- I drink coffee in a cafe.
- Bir kafede kahve içerim.
- He doesn't like to drink coffee.
- O kahve içmeyi sevmez.
- I drink coffee.
- Kahve içerim.
- Tom drank coffee while Mary smoked a cigarette.
- Mary sigara içerken Tom kahve içti.
- Everyone drank coffee.
- Herkes kahve içti.
- I seldom drink coffee in the evening.
- Akşamları nadiren kahve içerim.
- She's drinking coffee.
- Kahve içiyor.
- As a rule, I don't drink coffee.
- Prensip olarak kahve içmem.
- He drinks coffee before work.
- O, işten önce kahve içer.
- I cannot drink coffee without sugar.
- Şekersiz kahve içemiyorum.
- Only Naoko drinks coffee.
- Sadece Naoko kahve içer.
- As a rule, I don't drink coffee.
- Kural olarak ben kahve içmem.
- I'm drinking coffee.
- Kahve içiyorum.
- You're the only one here who drinks coffee without sugar.
- Burada şekersiz kahve içen tek kişisin.
- Tom drinks coffee.
- Tom, kahve içer.
- I'd rather drink coffee than tea.
- Çay yerine kahve içmeyi tercih ederim.
- I drink coffee.
- Ben kahve içerim.
- Drinking coffee may help you stay awake.
- Kahve içmek uyanık kalmanıza yardımcı olabilir.
- Let's drink coffee.
- Hadi kahve içelim.
- I'd like to drink coffee.
- Kahve içmek istiyorum.
- Shall we go to drink coffee or something?
- Kahve içmeye falan gidelim mi?
- Tom rarely drinks coffee.
- Tom nadiren kahve içiyor.
- I can't drink coffee.
- Ben kahve içemem.
- I often drink coffee at that cafe.
- Ben o kafede sık sık kahve içerim.
- The Italians never drink coffee.
- İtalyanlar asla kahve içmezler.
- Tom is drinking coffee now.
- Tom şimdi kahve içiyor.
- I didn't drink coffee.
- Ben kahve içmedim.
- I stopped drinking coffee.
- Kahve içmeyi bıraktım.
- They drink coffee at home.
- Onlar evde kahve içer.
- Tom drank coffee, but Mary drank tea.
- Tom kahve içti, ama Mary çay içti.
- I prefer drinking coffee to drinking tea.
- Kahve içmeyi çay içmeye tercih ederim.
- Tom was drinking coffee out of a Styrofoam cup.
- Tom strafor bardaktan kahve içiyordu.
- Tom is drinking coffee.
- Tom kahve içiyor.
- Sami drinks coffee every day.
- Sami her gün kahve içer.
- Tom drinks coffee.
- Tom, kahve içiyor.
- Tom drinks coffee to stay awake when he's studying at night.
- Tom gece çalışırken uyanık kalmak için kahve içer.
- He drinks coffee before work.
- İşe gitmeden önce kahve içer.
- I seldom drink coffee.
- Ben nadiren kahve içerim.
- Do you drink coffee every morning?
- Her sabah kahve içiyor musun?
- Tom rarely drinks coffee.
- Tom nadiren kahve içer.
- I don't often drink coffee.
- Sık sık kahve içmem.
- Do you drink coffee every morning?
- Her sabah kahve içer misin?
- I usually drink coffee without sugar.
- Genellikle şekersiz kahve içerim.
- Italians do not drink coffee.
- İtalyanlar kahve içmez.
- I often drink coffee at that cafe.
- O kafede sık sık kahve içerim.
- I don't drink coffee at all.
- Ben hiç kahve içmem.
- Tom always drinks coffee in the morning.
- Tom her zaman sabah kahve içer.
- I don't often drink coffee.
- Sık sık kahve içmiyorum.
- I didn't drink coffee this morning.
- Bu sabah kahve içmedim.
- I seldom drink coffee.
- Nadiren kahve içerim.
- Tom is drinking coffee now.
- Tom şu anda kahve içiyor.
- Tom doesn't usually drink coffee.
- Tom genellikle kahve içmez.
- I drank coffee.
- Kahve içtim.
- Tom was drinking coffee out of a Styrofoam cup.
- Tom strafor bir fincandan kahve içiyordu.
- Did you drink coffee this morning?
- Bu sabah kahve içtin mi?
- I don't like drinking coffee.
- Ben kahve içmekten hoşlanmam.
- Tom didn't really feel like drinking coffee.
- Tom'un canı kahve içmek istemedi.
- Tom drinks tea, but he doesn't drink coffee.
- Tom çay içiyor ama kahve içmiyor.
- They drank coffee.
- Onlar kahve içtiler.
- I'd rather drink coffee than tea.
- Kahve içmeyi çay içmeye tercih ederim.
- He doesn't like to drink coffee.
- Kahve içmeyi sevmiyor.
- He drinks coffee.
- Kahve içer.
- Tom doesn't drink coffee every day.
- Tom her gün kahve içmiyor.
- Tom only drinks coffee.
- Tom sadece kahve içer.
- I don't drink coffee.
- Ben kahve içmem.
- I don't drink coffee anymore.
- Artık kahve içmiyorum.
- I can't drink coffee.
- Kahve içemem.
- I prefer drinking coffee to drinking tea.
- Ben kahve içmeyi çay içmeye tercih ederim.
- Italians do not drink coffee.
- İtalyanlar kahve içmezler.
Show More (97)
|