dungeon - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
dungeon zindan n.
  • This afternoon we will be descending into one of the last dark dungeons of the Cold War.
  • Bu öğleden sonra Soğuk Savaş'ın son karanlık zindanlarından birine inmiş olacağız.
  • Fillory has no rulers, and the only people from Earth left here now not locked in a dungeon.
  • Fillory'nin hükümdarı yok ve Dünya'dan burada kalan tek insanlar da artık bir zindanda kilitli değil.
  • Put that spy in the dungeon.
  • O casusu zindana atın.
Show More (6)