flare - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
flare işaret fişeği n.
  • We thought Mary and Tom were lost at sea but then we saw the distress flare.
  • Mary ve Tom'un denizde kaybolduğunu düşündük ama sonra tehlike işaret fişeğini gördük.
  • Flares are used to avoid heat-seeking missiles.
  • İşaret fişekleri ısı güdümlü füzelerden kaçınmak için kullanılır.
Show More (-1)