impractical - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
impractical pratik olmayan adj.
  • Now those ideas, then so easily dismissed as crazy and impractical, are being given positive form.
  • O zamanlar çılgınca ve pratik olmayan diye kolayca reddedilen bu fikirlere şimdi olumlu bir biçim veriliyor.
  • Furthermore, I think that a media code of conduct is impractical.
  • Ayrıca, bir medya davranış kurallarının pratik olmadığını düşünüyorum.
  • This would be impractical, unnecessary and disproportionate.
  • Bu pratik olmayan, gereksiz ve orantısız bir uygulama olacaktır.
Show More (3)
impractical kullanışsız adj.
  • That's impractical.
  • O kullanışsız.
Show More (-2)
impractical beceriksiz adj.
  • Compared to her, I'm very impractical.
  • Ona göre, çok beceriksizim.
Show More (-2)