lighting - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
lighting aydınlatma n.
  • Nearly all siheyuans had their main buildings and gates facing south for better lighting, so a majority of hutongs run from east to west.
  • Neredeyse tüm siheyuanların ana binaları ve kapıları daha iyi aydınlatma için güneye bakıyordu, bu nedenle hutongların çoğu doğudan batıya doğru uzanıyordu.
  • The lighting is poor in this part of the city.
  • Şehrin bu kısmında aydınlatma yetersiz.
  • Nearly all siheyuans had their main buildings and gates facing south for better lighting, so a majority of hutongs run from east to west.
  • Neredeyse bütün siheuyanların ana binaları ve daha iyi aydınlatma için güneye bakan kapıları vardı.Bu yüzden hutongların bir çoğunluğu doğudan batıya doğru çalışırlar.
Show More (0)
lighting ışıklandırma n.
  • The lighting is poor in this part of the city.
  • Şehrin bu kısmında ışıklandırma zayıf.
  • Sami is fixing the lighting.
  • Sami ışıklandırmayı tamir ediyor.
Show More (-1)