|
- Of course we cannot meddle with the content of the Hague Convention in this report by Mrs Hermange.
- Elbette Bayan Hermange'nin bu raporunda Lahey Sözleşmesi'nin içeriğine karışamayız.
- Of course we cannot meddle with the content of the Hague Convention in this report by Mrs Hermange.
- Elbette Sayın Hermange'nin bu raporunda Lahey Sözleşmesi'nin içeriğine karışamayız.
- Don't meddle in other people's lives.
- Başkalarının hayatına karışma.
- Don't meddle in Tom's affairs.
- Tom'un işlerine karışma.
- Don't meddle in other people's affairs.
- Diğer insanların işine karışmayın.
- He does not pass up any opportunity to meddle in other people's business.
- O diğer insanların işine karışma fırsatını kaçırmaz.
- Don't meddle in my affairs.
- İşlerime karışma.
- I didn't mean to meddle.
- Ben karışmak istemedim.
- He has no right to meddle in our family's problems.
- Ailemizin sorunlarına karışmaya hakkı yok.
- Don't meddle in his affairs.
- Onun işlerine karışmayın.
- I didn't mean to meddle.
- Karışmak istememiştim.
- He does not pass up any opportunity to meddle in other people's business.
- Başkalarının işine karışmak için hiçbir fırsatı kaçırmaz.
- Don't meddle in his affairs.
- Onun işlerine karışma.
- Don't meddle in my affairs.
- İşlerime karışmayın.
- Don't meddle in Tom's affairs.
- Tom'un işlerine karışmayın.
- Tom always meddles in affairs that do not concern him.
- Tom her zaman kendini ilgilendirmeyen işlere karışır.
Show More (13)
|