|
- With regard to this debate, I would now like to emphasise three points that have already been partially raised.
- Bu tartışmayla ilgili olarak, daha önce kısmen dile getirilmiş olan üç hususu vurgulamak istiyorum.
- For this reason, we can only partially accept Amendment No 16.
- Bu nedenle, 16 No.lu Değişikliği ancak kısmen kabul edebiliriz.
- The Commission can also partially accept Amendment 28.
- Komisyon 28. Değişikliği de kısmen kabul edebilir.
- I am beginning to feel a little worried because this may lead, partially at least, to exclusion.
- Biraz endişelenmeye başlıyorum çünkü bu durum en azından kısmen dışlanmaya yol açabilir.
- We still have 15 partially liberalised and still largely segmented markets.
- Hala kısmen liberalleşmiş ve hala büyük ölçüde bölümlere ayrılmış 15 pazarımız var.
- These objectives are only very partially achieved by the Member States' initiatives.
- Bu hedeflere Üye Devletlerin girişimleriyle ancak kısmen ulaşılabilmektedir.
- Dublin Bay was mentioned as a partially classified important bird area.
- Dublin Körfezi kısmen sınıflandırılmış önemli bir kuş alanı olarak belirtilmiştir.
- That is also partially the case for Amendment No 163 concerning information on sub-contracting.
- Bu durum, taşeronluk ile ilgili bilgilere ilişkin 163 sayılı Değişiklik için de kısmen geçerlidir.
- In brief, the Commission can only partially accept Amendment No 3.
- Kısacası, Komisyon 3 No.lu Değişikliği ancak kısmen kabul edebilir.
- With regard to product liability, Directive 85/374/EEC is only partially transposed.
- Ürün sorumluluğu konusunda, 85/374/EEC sayılı yönerge ancak kısmen aktarılmıştır.
- It also report that it has partially amended the regulation on medical waste control.
- Ayrıca, tıbbi atık kontrolü yönetmeliğini kısmen tadil etmiş olduğunu bildirmiştir.
- The death penalty has only been partially abolished and the Kurdish language has not been recognised.
- İdam cezası sadece kısmen kaldırılmıştır ve Kürtçe dili tanınmamıştır.
- As for UCITS-1, the Council wholly or partially approved 20 of Parliament's 24 amendments.
- UCITS-1 hususunda ise Konsey, Parlamentoya ait 24 tadilin 20'sini tamamen veya kısmen onaylamıştır.
- My question has been partially answered, President-in-Office, because you talked about the current recommendation.
- Sorum kısmen cevaplanmış oldu, Dönem Başkanı çünkü mevcut tavsiye kararından bahsettiniz.
- It states that partially decoupled aid is essential.
- Kısmen ayrıştırılmış yardımın gerekli olduğunu belirtmektedir.
- With regard to this debate, I would now like to emphasise three points that have already been partially raised.
- Bu tartışmayla ilgili olarak, daha önce kısmen dile getirilmiş olan üç noktayı vurgulamak istiyorum.
- We will in fact be asked to vote tomorrow on two amendments that partially meet our concerns.
- Aslında yarın endişelerimizi kısmen karşılayan iki değişikliği oylamamız istenecek.
- This measure has only been partially implemented so far.
- Bu tedbir şimdiye kadar sadece kısmen uygulanmıştır.
- In Europe, tens of millions of workers are wholly or partially unemployed.
- Avrupa'da on milyonlarca işçi tamamen ya da kısmen işsizdir.
- All the Member States now belong to Schengen, although the United Kingdom and Ireland only partially participate.
- Birleşik Krallık ve İrlanda'nın sadece kısmen katılmasına rağmen tüm Üye Devletler artık Schengen'e dahildir.
- My question has been partially answered, President-in-Office, because you talked about the current recommendation.
- Sorum kısmen cevaplanmış oldu, Dönem Başkanı, çünkü mevcut tavsiye kararından bahsettiniz.
- The rapporteur tries to make some distinction, but only partially and without drawing all the conclusions from this.
- Raportör bazı ayrımlar yapmaya çalışmaktadır, ancak sadece kısmen ve bundan tüm sonuçları çıkarmadan.
- The Erika packages only entered partially into force on 23 July 2003.
- Erika paketi ancak 23 Temmuz 2003 tarihinde kısmen yürürlüğe girmiştir.
- On the other hand, the Commission can accept entirely or partially, a number of amendments.
- Öte yandan Komisyon bir dizi değişikliği tamamen veya kısmen kabul edebilir.
- This measure has only been partially implemented so far.
- Bu önlem şu ana kadar sadece kısmen uygulandı.
- We also engineer partially and fully automated testing systems for industry.
- Sektör için kısmen ve tamamen otomatik test sistemleri de tasarlıyoruz.
- We also engineer partially and fully automated testing systems for industry.
- Ayrıca sektöre yönelik kısmen ve tam otomatik test sistemleri de tasarlıyoruz.
- Is Tom partially to blame?
- Tom kısmen suçlu mu?
- The ceiling has partially collapsed.
- Tavan kısmen çökmüş.
- The door was partially closed.
- Kapı kısmen kapalıydı.
- I partially understand what he means.
- Onun ne demek istediğini kısmen anlıyorum.
- Tom partially blames himself.
- Tom kısmen kendini suçluyor.
- You're partially correct.
- Kısmen haklısın.
- This article is partially correct.
- Bu makale kısmen doğrudur.
- That's partially correct.
- Bu kısmen doğru.
- The rays of the sun partially blinded Tom.
- Güneşin ışınları Tom'u kısmen kör etti.
- Tom is partially right, isn't he?
- Tom kısmen haklı, değil mi?
- His story is partially true.
- Onun hikayesi kısmen doğrudur.
- He's partially right.
- Kısmen haklı.
- He's partially right.
- O kısmen haklı.
- Fadil's body was partially burned with gasoline.
- Fadıl'ın cesedi kısmen benzinle yakılmıştı.
- His story is partially true.
- Hikayesi kısmen doğru.
- This article is partially correct.
- Bu makale kısmen doğru.
- You are partially responsible.
- Kısmen sorumlusun.
- Tom is partially wrong.
- Tom kısmen yanılıyor.
- He's partially right.
- O kısmen doğru.
- Is Tom partially to blame?
- Tom kısmen suçlanacak mı?
- Tom is partially paralyzed.
- Tom kısmen felçli.
- I partially understand what he means.
- Ne demek istediğini kısmen anlıyorum.
- Tom is partially right.
- Tom kısmen haklı.
- That's partially correct.
- O, kısmen doğru.
- The door was partially open.
- Kapı kısmen açıktı.
- Tom admitted that it was partially his fault.
- Tom bunun kısmen kendi hatası olduğunu kabul etti.
- Fadil's body was partially burned with gasoline.
- Fadıl'ın cesedi kısmen benzinle yakıldı.
- Languages are partially isomorphic.
- Diller kısmen izomorfiktir.
- The rays of the sun partially blinded Tom.
- Güneş ışınları Tom'u kısmen kör etti.
- Languages are partially isomorphic.
- Diller kısmen eşyapılıdır.
- Tom admitted that it was partially his fault.
- Tom onun kısmen hatası olduğunu kabul etti.
- I think Tom is at least partially to blame.
- Bence Tom en azından kısmen suçlu.
- Tom is only partially right.
- Tom sadece kısmen haklı.
- The ceiling has partially collapsed.
- Tavan kısmen çöktü.
- Tom was partially correct.
- Tom kısmen haklıydı.
- I've partially finished my work.
- İşimi kısmen bitirdim.
- Tom is partially wrong.
- Tom kısmen hatalı.
- Tom's door was partially open.
- Tom'un kapısı kısmen açıktı.
Show More (62)
|