skimpy - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
skimpy yetersiz adj.
  • The portion size at the restaurant was skimpy.
  • Lokantanın porsiyonları yetersizdi.
  • Firstly, his definition of externalisation is rather skimpy.
  • Öncelikle onun dışsallaştırma tanımı oldukça yetersizdir.
Show More (-1)
skimpy dar ve kısa adj.
  • These girls are wearing skimpy clothes.
  • Bu kızlar dar ve kısa elbiseler giyiyorlar.
  • These girls are wearing skimpy clothes.
  • Bu kızlar dar ve kısa kıyafetler giyiyor.
Show More (-1)
skimpy (kıyafet) el kadar adj.
  • She wore a skimpy dress for the wedding.
  • Kadın, düğün için el kadar bir elbise giymişti.
Show More (-2)