stubbornness - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
stubbornness inatçılık n.
  • Only the legal advisers to multinationals could demonstrate such stubbornness.
  • Sadece çok uluslu şirketlerin hukuk danışmanları böyle bir inatçılık gösterebilir.
  • Your crap stubbornness makes people sick.
  • Senin boktan inatçılığın insanları hasta ediyor.
  • Your crap stubbornness makes people sick.
  • Saçma sapan inatçılığınız insanları hasta ediyor.
Show More (0)