terrify - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
terrify korkutmak v.
  • He terrified her.
  • Adam onu korkuttu.
  • She terrified her.
  • Onu korkuttu.
  • She terrified him.
  • Onu korkuttu.
Show More (5)
terrify ürkütmek v.
  • The mere possibility of a black market in weapons-grade material is terrifying.
  • Silah yapımında kullanılan malzemelerin karaborsaya düşme ihtimali bile ürkütücü.
  • The man terrified the little children.
  • Adam küçük çocukları ürküttü.
Show More (-1)
terrify çok korkutmak v.
  • The man terrified the little children.
  • Adam küçük çocukları çok korkuttu.
Show More (-2)