Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf Ausblenden
Velaufsdetails
Verlauf Löschen
Verlauf :
hôpital des enfants-trouvés
white chocolate
sans gêner les exécutants dans le déroulement du travail
jedermann bekannt
slab-to-slab height
zugereicht
tongue worm sore
bildnismaler
dosis colectiva de la subpoblación
benotete
tımar şeklinde verilmiş
çıkarmamak
Verlauf
Sätze
Bedeutungen von dem Begriff
"çıkarmamak"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
çıkarmamak
keep on
v.
Bedeutungen, die der Begriff
"çıkarmamak"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 55 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
akıldan çıkarmamak
bear in mind
v.
We must
bear in mind
that we have to work together closely if we are to meet these challenges.
Bu zorlukların üstesinden gelebilmemiz için birlikte çalışmamız gerektiğini
aklımızdan çıkarmamalıyız.
More Sentences
2
General
çıt çıkarmamak
keep silent
v.
3
General
ses çıkarmamak
acquiesce
v.
4
General
gıkını çıkarmamak
clam up
v.
5
General
aklından çıkarmamak
keep something in one's mind
v.
6
General
ses çıkarmamak
not to make a noise
v.
7
General
çıt çıkarmamak
make no noise
v.
8
General
ses çıkarmamak
let
v.
9
General
ses çıkarmamak
say nothing
v.
10
General
ses çıkarmamak
not to object
v.
11
General
kar beklentisini boşa çıkarmamak
prove profitable
v.
12
General
akıldan çıkarmamak
keep in mind
v.
13
General
halkın adalete olan güvenini boşa çıkarmamak
maintain public confidence in the judicial system
v.
14
General
sesini çıkarmamak
not utter a word
v.
15
General
üzerinden çıkarmamak
not to take off
v.
16
General
yüzünü kara çıkarmamak
not disappoint
v.
17
General
yüzünü kara çıkarmamak
not let down
v.
18
General
ses çıkarmamak
tolerate
v.
19
General
ses çıkarmamak
condescend [obsolete]
v.
Phrasals
20
Phrasals
sesini çıkarmamak
button up
v.
21
Phrasals
(birinin) yanından ayırmamak/dışarı çıkarmamak
keep in with (someone)
v.
22
Phrasals
(bir şeyin/yerin) dışına çıkarmamak
keep within (something or some place)
v.
23
Phrasals
(bir şeyin/yerin) sınırları dışına çıkarmamak
keep within (something or some place)
v.
24
Phrasals
(bir şey) sınırından/kapsamından dışarı çıkarmamak
keep within (something)
v.
25
Phrasals
'-e ses çıkarmamak
acquiesce to
v.
26
Phrasals
çıt çıkarmamak
hold in
v.
27
Phrasals
yoluna çıkarmamak
keep out (of something)
v.
28
Phrasals
(bir şeyi) üzerinden çıkarmamak
leave (something) on
v.
29
Phrasals
(bir şeyi) birinin/bir şeyin üzerinden çıkarmamak/almamak
leave (something) on
v.
30
Phrasals
(kıyafeti) üzerinden çıkarmamak
leave on
v.
31
Phrasals
'-i boşa çıkarmamak
maintain in
v.
Proverb
32
Proverb
bir şeyin cılkını/suyunu da çıkarmamak gerek
you can have too much of a good thing
Idioms
33
Idioms
sorun çıkarmamak
make nothing of
v.
34
Idioms
gıkını çıkarmamak
not say a dicky bird [uk]
v.
35
Idioms
yüzünü kara çıkarmamak
come up with (or deliver or produce) the goods
v.
36
Idioms
(kendisine güvenenleri) boşa çıkarmamak
earn (one's) corn [uk]
v.
37
Idioms
(kendisine güvenenleri) boşa çıkarmamak
earn your corn [uk]
v.
38
Idioms
çıt çıkarmamak
be as quiet as a church mouse
v.
39
Idioms
sesini çıkarmamak
not say squat
v.
40
Idioms
sesini çıkarmamak
keep one's mouth shut
v.
41
Idioms
çok ses çıkarmamak
keep it down to a dull roar
v.
42
Idioms
(bir şeyi) aklından çıkarmamak
keep sight of (something)
v.
43
Idioms
bir şeyi aklından çıkarmamak
keep something in sight
v.
44
Idioms
çıt çıkarmamak
be (as) quiet as a mouse
v.
45
Idioms
(birinin) yüzünü kara çıkarmamak
do (one) proud
v.
46
Idioms
kendi yüzünü kara çıkarmamak
do yourself proud
v.
47
Idioms
birinin yüzünü kara çıkarmamak
do somebody proud
v.
48
Idioms
(birine) hiç sorun çıkarmamak
give (somebody) (no) trouble
v.
49
Idioms
(bir şeyi) aklından çıkarmamak
keep (one's) mind on (something)
v.
50
Idioms
sesini çıkarmamak
keep mouth shut
v.
51
Idioms
aklından çıkarmamak
keep sight of
v.
52
Idioms
birini/bir şeyi aklından çıkarmamak
keep sight of somebody/something
v.
53
Idioms
birini/bir şeyi aklından çıkarmamak
keep somebody/something in sight
v.
Physics
54
Physics
içine konan sıvıyı asla en üst düzeye çıkarmamak üzere tasarlanmış bir kupa
tantalus's cup
n.
Slang
55
Slang
gıkını çıkarmamak
cork
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of çıkarmamak
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy