Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | çiftlik sahibi | farm owner n. | ||
Cesar Chavez asked that strikers remain non-violent even though farm owners and their supporters sometimes used violence. Cesar Chavez, çiftlik sahipleri ve destekçileri bazen şiddet kullansa da grevcilerin şiddetten uzak durmasını istedi. More Sentences |
||||
General | çiftlik sahibi | rancher n. | ||
The US Department of Agriculture established seven new "regional climate hubs" to help farmers and ranchers adapt their operations to a changing climate. ABD Tarım Bakanlığı, çiftçilerin ve çiftlik sahiplerinin değişen iklime uyum sağlamalarına yardımcı olmak için yedi yeni "bölgesel iklim merkezi" kurdu. More Sentences |
||||
General | çiftlik sahibi | ranchman n. | ||
General | çiftlik sahibi | farmer n. | ||
General | çiftlik sahibi | plantation owner n. | ||
General | çiftlik sahibi | cowman n. | ||
Colloquial | ||||
Colloquial | çiftlik sahibi | blockie [australia] n. | ||
Architecture | ||||
Architecture | çiftlik sahibi | ranchero n. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | küçük çiftlik sahibi | smallholder n. |
General | küçük çiftlik sahibi | toftman n. |
General | büyük çiftlik sahibi | hacendado n. |
General | büyük çiftlik sahibi | haciendado n. |
General | soylu çiftlik sahibi | squatter n. |
Agriculture | ||
Agriculture | büyük bir kısmı kiracı çiftçilere kiralanmış, arazi sahibi veya çiftlik yöneticisi tarafından ekilip biçilen arazi parçası | home-farm n. |