Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | üçüncü ülke | third country n. | ||
The EU is already notorious for its ambivalent rules in relation to third countries. AB zaten üçüncü ülkelerle ilgili ikircikli kurallarıyla ünlüdür. More Sentences |
||||
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | üçüncü ülke | third country n. | ||
In that way, the regulation will have a negative effect on third countries, for example Japan. Bu şekilde düzenlemenin üçüncü ülkeler, örneğin Japonya üzerinde olumsuz bir etkisi olacaktır. More Sentences |
Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
Politics | ||||
Politics | üçüncü ülke vatandaşı | third-country national (tcn) n. | ||
Receiving third-country nationals for study purposes must not lead to an increase in brain drain from these countries. Üçüncü ülke vatandaşlarının eğitim amacıyla kabul edilmesi, bu ülkelerden beyin göçünün artmasına yol açmamalıdır. More Sentences |
||||
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | üçüncü ülke yurttaşları | third country nationals n. | ||
Law | ||||
Law | güvenli menşe ülke olarak üçüncü ülkelerin asgari ortak listesi | minimum common list of third countries as safe countries of origin n. | ||
Law | üçüncü ülke vatandaşı | third country citizen n. | ||
Politics | ||||
Politics | güvenli üçüncü ülke | safe third country n. | ||
Politics | üçüncü ülke eğitimi | third country training n. | ||
Traffic | ||||
Traffic | üçüncü ülke taşımacılığı | third country transport n. |