Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Phrasals | üzerinde ısrar etmek | insist on v. | ||
I am not going to continue to insist on the economic issues. Ekonomik konular üzerinde ısrar etmeye devam etmeyeceğim. More Sentences |
||||
Phrasals | üzerinde ısrar etmek | insist upon v. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | (bir şey üzerinde) ısrar etmek | insist on (something) v. |