Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | boast of v. | övünmek | ||
Laskar Jihad's website used to boast of links to Bin Laden terror groups. Laskar Jihad'ın web sitesi Bin Ladin terör gruplarıyla bağlantılarıyla övünürdü. More Sentences |
Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | boast of (someone or something) v. | (biri/bir şey) hakkında böbürlenmek |
Phrasals | boast of (someone or something) v. | (biriyle/bir şeyle) övünmek |
Phrasals | boast of (someone or something) v. | (biriyle/bir şeyle) gururlanmak |
Phrasals | boast of (someone or something) v. | (biriyle/bir şeyle) iftihar etmek |