Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | bu yolla | in this way adv. | ||
My information is that something like 2000 tonnes of Brazilian poultry have entered the EU in this way. Benim edindiğim bilgiye göre 2000 ton civarında Brezilya kümes hayvanı bu yolla AB'ye girmiştir. More Sentences |
||||
General | bu yolla | by this way adv. | ||
General | bu yolla | thuswise adv. | ||
General | bu yolla | suchwise adv. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Trade/Economic | ||
Trade/Economic | kamu paralarının yatırıldığı ve bu yolla kayrılan banka | pet bank n. |
Trade/Economic | malzeme akışını büyük envanterlere gerek bırakmayacak biçimde düzenlemeyi ve bu yolla imalat sürecini rahatlatmayı hedefleyen japon üretim süreci sistemi | kanban n. |