curved - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

curved

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "curved" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 11 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
curved adj. eğimli
curved adj. kavisli
General
curved adj. eğilmiş
curved adj. çarpık
curved adj. eğri
curved adj. kıvrık
curved adj. eğmeçli
curved adj. kıvrılan
curved adj. bombeli
Technical
curved adj. kavisli
Construction
curved adj. avrık

Bedeutungen, die der Begriff "curved" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 53 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
curved beak n. tumşuk
curved sword n. kavisli kılıç
curved edge n. yuvarlatılmış kenar
forward curved adj. öne eğilmiş
backward-curved adj. geriye doğru meyilli
Trade/Economic
curved segment n. eğri dilim
Technical
backward-curved blade n. arkaya kavisli kanat
curved glass n. bombeli cam
flat or curved buffer head n. düz veya bombeli tampon plakası
markings on flat or curved surfaces n. düz ve eğri yüzeyler üzerindeki işaretler
curved beam n. eğri kiriş
curved line n. eğri
curved form n. eğri yüzeyli kalıp
curved top chord n. eğmeçli üst başlık
curved line n. eğik çizgi
curved line n. eğri çizgi
curved weir n. eğri eşik
curved surface n. eğmeçli yüzey
curved weir n. eğri savak
curved mould n. eğri kalıp
curved flow line n. eğri akım çizgisi
curved asymptote n. eğik asimptot
curved plate n. eğmeçli levha
curved surface n. eğri yüzey
curved knife n. falçata
curved wing tip n. kavisli kanat ucu
curved continuous casting machines n. kavisli sürekli döküm makineleri
curved continuous casting n. kavisli sürekli döküm
curved gear couplings n. kavisli dişli kaplinler
curved shape n. kavisli şekil
curved gravity dam n. kemer ağırlık baraj
curved channel n. kavisli kanal
forward-curved blade n. öne kavisli kanat
curved pediment n. yuvarlak alınlık
forward curved adj. öne eğilmiş
Computer
curved segment n. eğri bölüt
curved seam n. eğri dikiş
curved up arrow n. yukarı bükülü ok
Textile
curved seam n. kavisli dikiş yeri
Construction
curved roof n. eğimli çatı
be curved v. avrılmak
Automotive
curved spring washer n. bombe rondela
curved washer n. bombeli rondela
curved blade n. eğri kanat
curved blade n. eğri bıçak
Railway
curved track n. eğri eksenli hat
Aeronautic
curved path error n. kavisli yol hatası
curved wing tip n. kavisli kanat ucu
Dentistry
curved tongue depressor n. kıvrık dil basacağı
Optics
curved space n. ışığın büyük nesneler boyunca kıvrımlı yol izlemesi
Math
curved asymptote n. eğri asimptot
Geometry
develop a curved surface on a plane v. kıvrımlı bir yüzeyi her noktası düzleme değecek şekilde yuvarlamak
Geology
curved fault n. kavisli fay